Gösterilen 2801–2820 arası toplam: 3476

  • Yapay Zeka

    Robotlar Dünyayı Ele Geçirir mi?

    Bill Gates, Stephen Hawking ve Elon Musk Yapay Zekâdan Neden Korkuyor?

    Yapay zekâ insanlığın sonunu getirebilir.
    Stephen Hawking

    Süper zekâ konusunda çok kaygılıyım.
    Bill Gates

    Yapay Zekâ (AI) bilim insanlarını ürkütüyor.
    21. yüzyıl beyin gücümüzü daha objektif kullanmamızı gerektiriyor, artık her şeyin beyin gücüyle gerçekleştiğinin bilinci, insanları daha yaratıcı düşünmeye zorluyor.
    21.’nci yüzyılın mucizeler yılı olacağını kestirmek zor olmasa gerek.
    Pozitif enerjilerini bilgi sinerjisiyle harmanlayanlar, 21.’nci yüzyılın sürdürülebilir öncüleri olacaktır.
    Çünkü;
    21. yüzyıl beyin güçlerinin savaşı olacaktır…

    9,90
  • Yapay Zeka ve Bilinç Problemi

    Bilinç, varlığımızın doğasına yönelik derin bir problemdir. Biyolojik, fizyolojik, nörolojik ve bilişsel boyutlarıyla birlikte bilinç, aynı anda hem epistemolojik, hem ontolojik hem de metafizik bir problemdir. “Bilinç nedir?” diye sormak “Ben gerçekte neyim?” diye sormaktır. Bilinç sahibi bir yapay zeka, insanın evrendeki ayrıcalıklı konumunu elinden alması öngörülebilecek ve sosyal, etik ve kültürel bağlamlarda tüm düzenleri yeniden şekillendirebilecek bir varlık türü olacaktır. Fakat yeni bir varlık türüne dair bir iddiada bulunabilmek için, teknik imkânların bilinmesinin yanı sıra bilinçli yapay zeka tasavvurunun olasılığını sorgulayan felsefi ve düşünsel temellerin de sağlam kurulmuş olması gereklidir. Bu çalışma dijital gelecek senaryoları için felsefi bir zemin hazırlama maksadıyla bilinçli bir makinenin imkânını “ben” kavramı üzerinden tartışmaktadır. Bu kitap bilincin neliğine bir ışık tutma çabası, “ben”in varlığına dair bir iz sürüş ve yapay bilinç için teorik bir çerçeve arayışıdır.

    10,90
  • Yaprakların Gücü Adına / Otoburlar

    “Ayro güçlü bir mağara kızıdır ama bilek güreşinde babasına sürekli yenilmektedir.
    Göl kenarında oturarak daha güçlü olmanın yollarını düşündüğü bir sırada otçul dinozor
    arkadaşlarıyla karşılaşır. Ve onlar gibi sadece ot yerse en az onlar kadar güçlü olabileceğini düşünmeye başlar. O andan sonra sadece yapraklarla beslenmeye başlayan Ayro için işler tahmin ettiği kadar iyi gitmeyecektir.”

    8,90
  • Yaptığımız Seçimler / Kral Şakir İlk Okuma Kitabı 7

    Selam arkadaşlar ben Şakir, Herkesin bildiği şekilde Kral Şakir!
    Ben ve benim çılgın ailem bu sefer de ilk okuma kitaplarıyla maceradan maceraya koşuyoruz. Okulumuzda seçim var! Akbaba Cemşit ve Canan’nın aday olduğu okul temsilcisi seçimini bakalım kim kazanacak?

    5,876,90
  • Yaramaz Ejderhalar

    Evren’in çok uzak bir köşesinde ejderhalarla dolu bir gezegen varmış. Verimli toprakları, yabani hayvanlarla dolu ormanları ve güzel gölleri olan gezegende yaşam harikaymış. Ancak bir süre sonra yaramaz ejderhalar işleri karıştırmış. Hayal dünyasında heyecanlı ve eğitici bir gezi…

    6,90
  • Yaramaz Penguenin Maceraları

    Yaramaz Penguen Badem oyun oynayabileceği bir kardeşi olduğunu öğrendiğinde sevinçten havalara uçtu. Artık birlikte kardan adam yapabileceği biri vardı. Ancak kardeşi oynamak istemiyor gibiydi. Ne yaparsa yapsın onu bir türlü neşelendiremedi. Acaba minik penguen kardeşini neşelendirebilecek mi?

    6,90
  • Yarasa

    Kod adı: Yarasa.

    Gizli görevlerin aranan ismi.
    Dünyanın herhangi bir yerinde,
    herhangi bir işi kendine has yöntemleriyle halledebilir.
    Onun için imkânsız diye bir şey yoktur.
    Her işin altından kalkar.
    Bir kere göründüğü yere bir daha gitmez. Gitmez. Gitmezdi…
    Ta ki o gece tamamladığı gizli görevin ardından
    kafa dağıtmak için en sevdiği ritüeli gerçekleştirmek amacıyla
    o mekâna gidene kadar…
    O mekâna gidip Mavi’yle karşılaşana kadar…

    Mavi, bugüne kadar üstlendiği en zor görev olacaktı.
    Üstelik ilk defa, başarılı olacağı konusunda
    kendine duyduğu güveni, koyduğu yerde bulamıyordu.

    Yarasa’nın mavi gecesi,
    siyah gecelerinden daha uzun olacak gibiydi…

    12,90
  • Yaratıcı Öfke

    Yaratıcı öfke: Düşünürlerin içindeki esrarlı ve ateşten bir yumak; düşü-nürlerin karanlığı yok eden ve boğan öfkesidir. Bir vicdanın vicdanı, kâmil bir imanın ve asla korkmayan; ulvi düşüncelerin serdarlarıdırlar! Ve bu şiddetin şiddeti öfkeleri olmasaydı, düşünce en metafizik yani en yakıcı, en kristal diğer bir ifadeyle insanların ruhlarını, rüya ufuklarını asla gebe bırakamazdı… Bir insanın, bir ailenin inancını kaybetmesi şüphesiz kötü bir yıkım, ama bir milletin bütün fertlerinin inançları, kurucu ve taç mefhumları elinden alınıp melezleştirilmesi, bütünüyle o milletin intiharı demektir! Hâkim olmadığınız her düşünce, her mefhum size hâkim olup; size hükmeder ve size diz çöktürür! Diğer bir ifadeyle insanı gözü bağlı kölesi yapar.

    12,90
  • Yaratılıştaki Sırlar & El-Hikmetu Fi Mahlûkatillah

    Mahlûkatı incelemek, onların harikulâde hâllerini tefekkür etmek, çeşit çeşit mahlûkatın yaratılma hikmetlerini düşünmek, mârifetullah yolunda Allah’a tazim göstermek demektir. Böyle davranmak kişideki yakini kökleştirir. Bu hususta müttakilerin dereceleri de farklı farklıdır. Ben bu kitabı akıl ve basiret sâhipleri için Kuran âyetlerinin birçoğunun işaret etmiş olduğu nimet ve hikmetlerin çeşitlerini târif ederek telif ettim. (Allah celle celâlüh) aklı yarattı ve o akla ahdi göstererek onu tekmil etti, akıl sâhiplerine de mahlûkata bakmalarını, o mahlûkatta bulunan harikulâde hâlleri tefekkür ederek onlardan ibret almalarını emretmiştir. Nitekim Allah (celle celâlüh) şöyle buyurmuştur: “De ki: Göklerde ve yerde neler var, bakın da ibret alın!’ Yûnus Sûresi,101. “Her canlı şeyi sudan yarattık. Hâlâ inanmıyorlar mı? Enbiyâ Sûresi, 30. Buna benzer pek çok apaçık âyet ve delil vardır ki, bunları ancak selim akıl sâhibi insanlar idrak eder. İmam-ı Gazali

    8,90
  • Yarı Türk Düşüncenin Vücudu

    Yarı” Türk artık bir cins isim’dir. Bir sürekli ihanetin, yıkımın, kıyıcılığın ve anti insanın ismidir. Veyl ki Veyl olsun! Bu bir “cins isim” olan: Yarı Türkleri tanımayanlara… Düşünün bir H. Bergson, Marcel Proust, Karl Marks, Edmund Husserl, Karl Mannheim, Jean Paul Sartre, Theodor Adorno, Eric Voegelin, Emmanuel Levinas, Michel Foucault ve Hans Blumenberg gibi… Bunlardan bir Marcel Proust, Adorno ve H. Blumenberg gibi melez yani kimisinin annesi veya babası Musevidir. Bunların hiçbiri ülkesine ihanet içinde ve karıştırmak, yaşadığı ülkenin değerlerine, insanlarını hakir görüp asla küçümseyip, savaş ilan etmediler: gizli veya açık bir şekilde… Üstelik içimizdeki “Yarı” Türkler bunların haşiv tozları bile olamazlar. Şayet bunlar Türk ise, Roma’daki Papa’da Türk yani Müslümandır…
    Batı bir avuç düşünen insanların dışında; hep bir hecesiz kelimeler ve mefhumlar medeniyetidir: Kanlı, kıyıcı ve ebedi sömürgeci. Üstelik bu medeniyete olsa olsa ancak: Ex Okzident Nox diye adlandırılabilinir. Yani Karanlık Batı’dan Gelir. Karanlık ve barbarlık. Batı düşüncesi sonludur. Düşünce sonluda üşür!
    Şayet düşüncenizin kasları varsa, kaslarınızın içine dikeni yerleştirmeye geldim, dostça…

    13,90
  • Yarım Bir Kul Tam Bir Hüzünüm

    Üzülmüşsün, belki de bu dünya ile sınanmışsın, istediklerin verilmemiş, yutkunamıyor, çöküp kalıyor veya hangi yoldan gideceğini bilemiyorsun.

    Biliyorum… Bu dünyaya “Yoruldum” diye haykırmak istiyorsun avazın çıkana kadar.
    Ama;
    Sabretmeyi bırakma,
    denemeyi bırakma,
    duayı bırakma!
    Dünya hâli; her dert bir sonraki derde basamak oluyor.
    Bir nevi Rabbimiz; bizi başka kayıplara, başka hasretlere, başka yüklere hazırlıyor.
    Hepsinin ismi şükür ki “İMTİHAN”
    Sonra tüm yokuşların başında “RABBİN İÇİN SABRET” ayetiyle teskin ediyor gönlünü.
    Demek ki, Rabbimiz “Zül Celali Vel İkram” isminin tecellisini göstermek istiyor.
    Önce; kahır, hüzün, dert, keder, ızdırap.
    Sonra; rahatlık, ferahlık, tebessüm, sevinç, ikram diyor bizlere…

    9,90
  • Yarın Bizimdir Yoldaşlar

    Kitapta, Portekiz Komünist Partisi’nin bir yerel örgütüne bağlı köyle militanlar, derin anlamlı sözleriyle partinin o günkü mücadelesinin acil sorunlarını ve geleceğini tartışıyor; roman, partilerin özgürlük savaşını, yeraltı yaşamını kitlelerle bağlarını, yenilen genel grev yüzünden ağır bir darbe yiyen örgütün hem öğretici ve düşündürücü, hem de duygulandırıcı ve etkileyici biçimde yansıtıyor. Partinin sonut durumların somut analizini zamanında yapıp doğru kararlara varmazsa kitlelerin öncüsü olmaktan çıkıp geride kalacağı gerçeğini, kendi deyişleriyle “Eğer parti sözünü vaktinde söylemezse, işçi sınıfı onun önüne geçmiş olacaktır,” biçiminde dile getiriyor romanın kahramanları.
    devamını oku

    10,90
  • Yasak Şehir

    Kasım Hanlığı, onlar için yasak bir şehirdi artık. Yüzyıllardır yaşadıkları, vatan bildikleri, üzerinde doğup büyüdükleri topraklarda özgür yaşamak mümkün değildi. Her bir köşesinde hatıraları olan bu şehirden koparak, bilinmeyen bir sona doğru yola çıkmak zorundaydılar. Neden gidiyorlardı? Niçin onlara bu zulüm yapılıyordu? Yanan, yıkılan evler, köyler, şehirler… Binlerce insanın düşe kalka ilerlemeye çalıştığı karlı dağ yolları… Yeni topraklara, yeni bir vatana doğru zorlu yolculuk… Yasak Şehir, zulme boyun eğmediği için yok edilmek istenen, göçe zorlanan yüzlerce insanın altüst olan hayatının, acısının, hayatta kalma mücadelesinin hüzünlü öyküsüdür.

    8,90
  • Yaşamımdan Şiir ve Hakikat

    Şiir ve Hakikat Gothe’nin dünya görüşünü ve sanat anlayışını yaşamöyküsü içinde aktardığı en dikkat çekici eserlerinden biridir. İlk bölümü 1811’de yayımlanan, dördüncü bölümü ise 1833’de Gothe’nin ölümünden sonra tamamlanan Şiir ve Hakiket’te dönemin tanınmış sanatçı, bilim adamı ve devlet adamlarının yaşamlarından kesitler de yer almaktadır.

    15,90
  • Yaşamın Gizli İşaretleri – Yaklaşan Hadiselerin Metafiziği

    Gündelik yaşam sahnelerinin özel bir dili vardır. Elimizdeki bardağın düşüp kırılmasına varıncaya kadar, her yaşam sahnesi bir işarettir. Gün içerisinde semboller ve hadiseler üzerinden insana birçok mesaj ulaştırılır. Birçoğumuz bu özel yönlendirmeleri layıkıyla anlayıp değerlendiremeyiz. Hadiselerin özel dilini çözemeyen, onların getirdiği manidar mesajları fark edemeyen insanlar için bir işaret dili eğitimine ihtiyaç vardır. Bir konuşmacıyı, dinleyen herkesin aynı seviyede anlayamaması gibi, yaşanan hadiseleri de herkesin aynı seviyede yorumlaması beklenemez. Varlık dilsiz değildir, kimine bağırarak kimine fısıldayarak da olsa herkesle konuşur. Hadiseler, akıp giden varlık nehri üzerindeki en hikmetli parıltılardır. Evrende gayesiz tek bir nesne gösterilemediği gibi, rastlantısal hiçbir olay da yoktur. Başa gelen irili ufaklı her hadise birçok gaye ve hikmet taşır. Gündelik her hadise de, Rabbimizin bize gönderdiği özel bir iletidir; anlam, mesaj ve işaretler yüklü birer semboldür. Yaşam, yönlendirici ve haberci işaretlerle dolup taşmaktadır. Hayatın beden dilini okumayı öğrenen biri, her olaydan, her yaşam sahnesinden kendisi için can alıcı yönlendirmeler çıkarabilir. Gündelik hadiselerin taşıdığı özel anlamları, verdiği manidar mesajları doğru okuyabilmek için Kur’an-ı Kerim ayetlerinden, Peygamberimizin (sav) hadislerinden ve sufilerin -çoğu tozlu raflarda kalmış- kişisel tecrübelerinden faydalanarak âdeta bir “kısayol haritası” çıkaran Yaşamın Gizli İşaretleri, ruhundaki yön bulma ihtiyacının farkında olanlara sunulmuş ezber bozan bir “görme ve anlama” atölyesi…

    9,90
  • Yaşantının Politikası

    Her olayda biz aklıkarışık ve çıldırmış yaratıklarız. Kendi benliklerimize, birbirimize, manevi ve maddi dünyaya yabancıyız. Hatta gözümüze ilişen ancak benimsemediğimiz bir zaviyeden, deliyiz biz. Yabancılaşmanın bizi beklediği bir dünyaya doğuyoruz. Potansiyel olarak insanlarız ancak yabancılaşmış bir haldeyiz ve bu hal sadece doğal bir sistem değil. Halihazırdaki kaderimiz olarak yabancılaşma, sadece insanın insana uyguladığı insafsız bir şiddet ile gerçekleştirilir. Bu kitap, günümüzde, kendi benliklerimize yönelik şiddetin kimi biçimlerini belgelemeye çalışmaktadır.

    6,90
  • Yatay ve Dikey Boyutların Sembolizmi

    Niyette birlik ve değişmez merkeze sürekli olarak yönelmek eğilimi, sembolik olarak kıble’ye yönelmeyi gerektirir. Birliği kendinde tam olarak gerçekleştirmeyi başarmış olan için, tüm zıdlıkların ortadan kalkmış olmasıyla, savaş hali de sona ermiştir. Zira artık-bütünsel bakış açısının tüm özel bakış açılarının üzerinde olması nedeniyle sadece mutlaka düzen vardır. Böyle bir varlığa hiçbir şey zarar veremez. Onun için artık kendi içinde de dışında da hiçbir düşman yoktur. Kendi içinde oluşturduğu birlik aynı şekilde ve eşzamanlı olarak kendi dışında da oluşmuştur; daha doğrusu, o varlık için yine bir zıdlık olan iç ve dış ayrımı ortadan kalkmıştır. Herşeyin kesin olarak merkezinde bulunmakla o, “kendi kendisinin yasasıdır”. Zira, onun iradesi Evrensel iradeyle birdir. O “İlahi Huzur” olan “Büyük Barış”a kavuşmuştur. İlkesel birlik ile aynileşmekle o, “ezeli ve ebedi şimdi’nin mutlak eşzamanlılığında, “herşeyde birliği ve birlikte herşeyi” görür.

    9,90
  • Yavru Ahtapot Olmak Çok Zor

    Yavru ahtapot Nino, ahtapot olmaktan hiç memnun değil.
    Her sabah sekiz kollu kazağını giymek, sekiz eldiven takmak ve sekiz kolunun sebep olduğu karmaşayla uğraşmak onun canını çok sıkıyor.
    Annesi, bu durumun geçici olduğunu, büyüdükçe ahtapot olmayı çok seveceğini söylüyor ama söyledikleri Nino’yu rahatlatmaya yetmiyor.
    Bakalım bir sabah okul yolunda yaşadıkları
    Nino’nun ahtapot olmayı sevmesini sağlayabilecek mi?

    12,90
  • Yavru Köpek Çomar – Kurbağa Çopar / Tekerlemeli Öyküler

    Özellikle yüksek sesle okumak için yazılmış Tekerlemeli Öyküler dizisinde gürültücü dostlarımız Yavru Köpek Çomar ve Kurbağa Çopar ile buluşup eğlenceye katıl. Bak bakalım bu oyuncu ikili en çok nelerden hoşlanıyor, kulak ver bakalım nasıl sesler çıkarıyor?

    5,90
  • Yavru Timsah Çipiti

    Yandı gülüm keten helva
    Gitti rahat, geldi püsküllü bela!
    “Çocukları neşelendirip kıkır kıkır güldüreceği kesin”
    Books For Keeps
    “Çocukların karşılaşmaktan mutluluk duyacakları bir timsah”
    Scotsman
    “Çok eğlenceli”
    Independent on Sunday

    6,90