-
Son Elçi (İthal Kağıt Ciltsiz)
15 asra yakın bir zamandan beri nice alimler, arifler, aşıklar, şairler Resulullah (sav)’i anlatıp durdular. Sözler onunla anlamını buldu. Yazılanlar onunla değer kazandı. Şüphesiz O’nu en doğru şekilde Rabbimiz anlattı insalığa kelamında… O’nun için “Şüphesiz biz seni alemlere rahmet olarak gönderdik” (Enbiya, 107) buyurdu. Bu çalışma Peygamber Efendimizin hayatının doğru bir şekilde anlaşılmasına yardımcı olmak için yazıldı. Bu değerlendirmeleri yaparken sosyolojinin, psikolojinin, pedagojinin verilerinde de faydalanıldı.
-
Son Hasat
Gökkuşağından ormanlar dikiyorum şimdi Bütün renkleri geri getirmeye geliyorum Ölümümle yaşamımı geri getirmeye geliyorum Cennette seni bekliyorum Belki dirilir gönlümün yalnızlığı Hepsi bir aşk hikâyesi Hilal… Akhisarlı zeytinyağı tüccarı bir ailenin, kuşaklardır iyi yetişmiş, görmüş geçirmiş bir neslin son halkası, şehrin en itibarlı adamlarından İsmail Bey’in kızı. Biraz şımarık, biraz garip, başı renklerle, içindeki seslerle dertte olan Hilal. Ailesinin herkesten, neredeyse kendilerinden bile sakladığı “gerçek”le şizofren Hilal. Ve Alparslan… Akhisar’ın bir başka güç sahibi ailesinin, tütün tarlalarına hükmeden Halil Ağa’nın oğlu. Babasının eli kolu, her şeyi, geleceği, soyunun yürüyeceği kişi.
-
Son Kızılbaş Şah İsmail
Bir yaşında yetim, altı yaşında şeyh, on dört yaşında hükümdar, Kızılbaşların Şahı, Safevî Devleti’nin kurucusu, Ebu’l-Muzaffer, Mürşid-i Kâmil, Allah’ın Yeryüzündeki Gölgesi, Hataî… Kısacık bir ömre sığdırılan büyük bir tarih. Şeyhlikten şahlığa doğru uzanan çetin mücadele… Baş döndürücü zaferlerin ardından gelen Çaldıran yenilgisi. Kızılbaş Türkmenlerin şeyhlerini şah yapmak için giriştikleri mücadeleler… Bir inanç hareketinin devletleşmesi, biçim değiştirmesi, farklılaşması… Dinin siyasallaşması; devletin dinin hizmetine alınması, dinin devletin dayanağı haline gelmesi. Tarihten güncele doğru inanılmaz benzerlikler… XVI. yüzyılın başlarında İran’da kurulan yeni devlet, tarihin akışını değiştirdi. Devletin kurucuları olan Kızılbaş Türkmenler aynı zamanda onun kurbanıydılar da. Şah’ın emirlerine kayıtsız-şartsız itaat ettiler. Bir yanda Şah’ın otoritesini kurmak, diğer yanda ülkenin sınırlarını korumak ve devleti ayakta tutmak için canlarını verdiler. Bazen onlar Şah’a hakim oldular, bazen de şah onlara. Bu kitapta Şah İsmail ve Kızılbaş hareketi orijinal kaynakların ışığında inceleniyor. Bilinenin aksine bambaşka bir Şah İsmail portresi çıkıyor.
devamını oku -
SON OKÇULAR TEPESİ
Tapusu bize ait olan evlerimizin başköşesini televizyon, gündemini de dizler ve magazin programları işgal etti. Geniş odalar, salonlar, mutfaklar, mobilyalar arasında afiyeti, huzuru ve bereketi kaybettik. Daha konforlu bir hayat, daha iyi bir ev, daha iyi bir araba hayalleri kurarken İslami hedef ve ideallerimizi unuttuk.
Okçular Tepesi’nde Abdullah b. Cübeyr (r.a) bilinciyle müdafaa etmemiz gereken son tepe evlerimizdir. Bu büyük müdafaada en büyük görev, annelerimize düşmektedir. Bir evde asli görevinin şuuruna varmış bir anne varsa o ev yıkılmaz bir kale gibidir.
-
Son Sığınak Aile
Evliliğe hazır mıyım?
• Niçin evlenmeliyim?
• Flörtsüz evlilik olur mu?
• Aşk olmadan evlilik yürür mü?
• Eşimi tanımak için ne yapmalıyım?
• Eşimin ailesine nasıl davranmalıyım?
• Eşim beni aldatır mı?
• Anne-babalık öğrenilir mi? -
Son Sığınak Aile
Aşk, evlilik, eş, aile, ev hanımlığı, sevgi, akrabalar, aldatma, şiddet, boşanma, annelik- babalık, mutlu bir ailenin sırları ve daha fazlası… Aile kurumunun yıkılmaya yüz tutması, aile bireyleri arasındaki bağların zayıflaması ve modern dünyanın getirdiği sorunlar aile üzerinde yeni baştan durulması gerektiğini gösteriyor. Prof. Dr. Nevzat Tarhan’ın kaleminden Son Sığınak Aile, aileye ilk adım olan evliliğin biyolojik, psikolojik, sosyal ve kültürel temellerini irdeliyor. Yaşanmış örneklerin ve ‘evlilik niyet sözleşmesi’nin desteğiyle aile üyelerinin ve evliliğe hazırlık sürecinde olanların yollarını aydınlatıyor. “Aileyi” bütün yönleriyle anlatırken aileleri, karşılaşılan sorunları ve olguları bilimsel bir bakış açısıyla ele alıyor. Bu kitap, her ailenin ve aile olma yolunda ilerleyenlerin mutlaka kitaplığında bulunması gereken, mutlu aileler için rehber niteliğinde bir başvuru kitabı.
-
Son Söyleşi
Bir insan düşünün… Yaptığı her eylem, söylediği her söz insanlar ve olaylar üzerinde derin etkiler oluştursun. Ve bu insan bir hareketiyle binlerce insanı harekete geçirebilsin veya durdurabilsin… Doğal olarak bu kişinin söylediği her söz büyük bir öneme sahiptir… İşte bu kişi Malcolm X… 20. yüzyıl tarihine silinmez izler bırakmış bir isim… Hakkında onlarca kitap yazıldı, filmler çevrildi, makaleler yazıldı. Bu kitaplar onlarca dile çevrildi. Hakkında bilinmedik ve yazılmadık şey yok neredeyse… Acaba öyle mi? Malcolm X’in ölümünden sadece bir gün önce kayda geçirdiği düşünceleri Türk okuru ile buluşuyor.
-
Son Tanık
SON TANIK… TEMEL KARAMOLLAOĞLU… HAYATI, MÜCADELESİ, HATIRALARI..
-Karakaya olan aile soyadı nasıl Karamollaoğlu oldu?
-Kemancı Agop’un cenazesindeki sır neydi?
-Ünlü dolandırıcı Sülün Osman’ı yakalayan Karamollaoğlu kimdi?
-İngiltere’de, ünlü Tedy Boys çeteleriyle neden kavga etti?
-Arabistanlı Lawrance filmini izledikten sonra Müslüman olmaya karar veren İngiliz kadın kimdi?
-Kilise’de İslam Konferansı verirken üzerine yürüyen İngiliz’e hangi cevabı verdi?
-Erbakan ile ilk nerede karşılaştı, hakkında ne düşündü?
-Ağır sanayi hamlesi sırasında Amerika’dan gelen gençler ne istedi?
-TBMM’de CHP senatörü olan dayısıyla nasıl karşı karşıya geldi?
-80 İhtilali öncesi Afganlı kılığına girmiş Türk istihbaratçı hangi teklifi yaptı?
-İşkenceleriyle ünlü Zincidere’de neler yaşadı? Koğuştaki mafya babası ona hangi iş teklifinde bulundu?
-Sivas olayları öncesi yaşanan tuhaflıklar nelerdi?
-Aliya İzzetbegoviç, Saddam Hüseyin, Yaser Arafat, Gannuşi gibi isimlerle yolu nasıl kesişti?
Bu kitapta sadece bir siyasetçinin hayatına ve hatıralarına değil, mazlum bir coğrafyanın mahzun hikayesine tanık olacaksınız… -
Son Umut
Ruhumun yine sıkılıp bunaldığı bir anda, şehrin en ünlü kitapçısına gitmiştim. Hiçbir açıklama yapmadan, Kitap istiyorum diye daldım içeriye.. Usta bir psikolog tavrıyla, orta yaşlı bir bayan dikildi karşıma.. Bir kitap tavsiye edeceğim size, dedi. Bu kitabı okuyunca, yazarın diğer kitaplarını da bir an önce okumak isteyeceksiniz. Kitabı, klasik bir deyimle bi soluk’ta bitirdim. Nerede mi? Oracıkta.. Hem de iki saat içinde.. Yaşanmış, ibretli ve sırlarla dolu hayat öykülerinin satır aralarında kendimi bulmuştum. Acaba, dedim. Ben de ibretli hayat hikayemi anlatsam, benim öyküm de yolunu kaybetmiş, ümidini yitirmiş genç kuşağa bir kılavuz olamaz mı? Bunun için, umutsuz dünyanın Son Umut’unu sizinle yaplaşmak istedim. Oradaki olayların ve sahnelerin, hayatınıza ışık olması niyetiyle..
-
Son Yıllarım
Tarihin en büyük ve en etkili beyinlerinden biri olan Albert Einstein’ın 1934-1950 yılları arasındaki yazılarını kapsayan bu kitap, günümüzde de tartışılan ve çözüme kavuşturulamamış konuları ele alıyor. Savaşların sürdüğü, açlığın ve yoksulluğun kol gezdiği dünyamız, Einstein’ın dünyasından pek de farklı değil. Einstein’ın ısrarla üzerinde durduğu devletlerarası rekabetin olumsuz etkileri hâlâ sürmekte. Einstein, ırkçılıktan dünya barışına, bilim ile din ilişkisinden eğitime ve ahlaka, görelilik ve kuantum fiziğinden sosyalizme kadar çağımızın en önemli meseleleri üzerine derinlemesine düşünmüş. Bu meseleleri bir bilim insanı titizliğiyle masaya yatırıyor ve açık, duru üslubuyla argümanlarını kuruyor. “Neden Sosyalizm” başlıklı yazısında politik dünya görüşünü ortaya koyarken, sosyalizmin gerçek amacını, insani gelişmenin yağmacı dönemini aşarak bunun kesinlikle ötesine ilerlemek olarak tarif ediyor.
Son Yıllarım’da Einstein’ın ele aldığı konular sadece toplumsal ve felsefi konularla da sınırlı kalmıyor. Aynı zamanda klasik mekanik, Newton fiziği, görelilik ve kuantum fiziği hakkında çok değerli tartışmalar var.
devamını oku -
Sonra Giydirir Aşk Esvabını
“Gözlerime bakarak verdiğin sevinci
Ne de toz mavi kurdeleni
Kaybedemem asla.
Farkında değiller hâlâ, bitti sanıyorlar.
Acı esas şimdi başlıyor.”Romanları ve oyunculuğu ile Türkiye’de ve dünyada büyük ilgiyle takip edilen Bahadır Yenişehirlioğlu özel baskılı ilk şiir kitabında hayata, inanca ve aşka dair duygu dolu şiirleriyle çıkıyor okurlarının karşısına…
Görsel ve işitsel bir şölen olarak tasarlanan Sonra Giydirir Aşk Esvabını’da 50’yi aşkın şiir yer alıyor. Kitaptaki şiirlerden bazıları her biri için ayrı ayrı bestelenen müziklerle Bahadır Yenişehirlioğlu tarafından seslendirildi.
Sözün ve müziğin gücünü bir araya getiren bu çalışmada, kitabın içine yerleştirilmiş QR kodlarla seslendirilen şiirlere eriştiğinizde çok farklı bir okuma deneyimi yaşayacaksınız. -
Sonsuzluk Yolculuğu
İnsanın cennetten dünyaya gelişini, dünyanın amacını, kabir hayatını, kıyameti, öteki dünyadaki sorgulanmayı ve muhteşem cennet hayatını anlatıyor Sonsuzluk Yolculuğu… Sonsuz hayatımızın büyük aşamalarını tutarlı bir bütünlükle ifade ediyor. İnsan soyları ne zaman yaratıldı ve ilk insanlar yeryüzüne ne zaman, neden ve nasıl geldi? Ecel nasıl belirleniyor; ölüm anı ve kabir hayatı nasıl yaşanıyor? Kıyamet nasıl kopacak ve belirtileri nelerdir? Mahşerde dirilip toplanma, kul hakkı hesaplaşması, sorgu, mizan, sırat köprüsü ve cehennem nasıl olacak? Cennetin büyüklüğü, yaşama biçimi, hızı, ailesi, evliliği, lezzetleri ve orada Rabbimizin görülmesi hakkında neler biliyoruz? Tahmin edilen yüz yedi milyar aynı genetikten Âdem insanı yaşayıp yeryüzünden gitti. Kabir hayatlarında kimi cenneti ve kimi cehennemi izlerken hepsi kıyameti ve dirilişi bekliyor. Bizim de o tarafa gidişimiz çok yakın. Nereye gideceğimizi biliyor muyuz? Giden büyüklerimiz bizden ne bekliyor, haberimiz var mı? Ahirete hazırlanıyor muyuz? Ne götüreceğiz? Bu kitapta; kabrin, kıyametin, dirilişin, sorgunun, sıratın, cehennemin ve cennetin sahnelerini şaşırtıcı tasvirlerle okurken yüreğiniz titreyecek.
-
Sormagir Mahallesi Hikayeleri-1 / Olağanüstü Parlak Bir Fikir: Ucuz Roket Yakıtı
Tacettin Taci, Mahpeyker Çıtırak, İdris Takacı, Safinur Tazenane ve bendeniz Sormagir Mahallesi, Mürdümeriği Sokak’ta oturan ve yazları bi türlü denize gidemeyen çocuklarız… Bazen düşünüyorum da, aslında çok şanslı çocuklarız. Kışın, saatlerce kartopu oynarız. Soğuktan, patlıcan gibi morarır ellerimiz. Baharda yazda, bütün çiçeklerin açtığını görürüz; papatyaların, güllerin, mis kokulu karanfillerin ve devedikenlerinin… Bütün dalların yeşillendiğini izler, çiçeklenmesini bekler ve koruk erikleri, çaktırmadan ceplerimize doldururuz… Biz şanslı çocuklarız! Tabii ya! Hem de çok şanslı! Mevsimleri takvimlerden değil; çiçeğinden, böceğinden, bağından bahçesinden ve ağacından biliriz… Ihlamur ağacından, erik ağacından, nar ağacından, elma armut ağacından, badem ağacından… Neyse efendim, bu kadar tanış olmak yeter. Durun bakayım! Ben size ne anlatacaktım? Bir kaç hikâye anlatacaktım!
-
Soruların Peşinde
Soru sormak insanlığın mukavvim bir unsurudur… İnsanın mâ-cerâsı bir soruyla başladı; soru ile muhatap alındık; mesul ve mükellef kılındık. İnsan da bir sorudur; henüz tamamlanmamış, örüntü hâlinde, tüketilemeyen… Ve en büyük sorumuz: Varlık, insanı var-kılmakla ne demek istiyor? Uğraşımız, bu denmek-isteneni tespit etmek, yani manâyı, yani anlamı. İnsanın nihaî devası da bu anlamı bulmaktır; ancak insan için, bulmak değil aramak esastır. Aramak, yani yola çıkmak, yani sormak; fakat her yanıtın bir menzili vardır; o menzile varmadan o yanıt nâzil olmaz; çünkü nuzûl, menzile tâbidir…
-
Sorularla Büyüyoruz
Çocuğumuzun özgüvenli ve mutlu olması için ne yapmalıyız? Onlarla güçlü bağ kurmalıyız. Peki bu bağı nasıl kuracağız? Öğütlerimizle mi? Onları şekillendirerek mi? Onlarla konuşarak mı? Hayır! Onları merak ederek, dinleyerek ve anlayarak. Peki bunu nasıl yapacağız? Sorular sorarak. Ama nasıl sorular? Kontrol eden mi, keşfeden mi? Uzaklaştıran mı, yakınlaştıran mı? Zayıflatan mı, güçlendiren mi? Bu kitapta çocuklarımıza doğru soru sormayı öğreneceğiz. Yani keşfeden, derinleştiren, yakınlık kuran güçlü sorular. Unutmayalım her güzel sohbet iyi bir soruyla başlar. Her derin sohbet de çocuğumuzu bize daha da yakınlaştırır. Gelin güçlü soruları birlikte keşfedelim. Bu kitapta keşfe çıkacağımız bazı sorular: • Çocuklarımıza nasıl sorular sormalıyız? • Sorularımız, çocuğumuzun mutluluğunu nasıl etkiler? • Hangi sorular bizi birleştirir, hangi sorular ayrıştırır? • Çocuğumuza sorduğumuz sorular onun kişiliğini ve geleceğini nasıl etkiler? • Meraklı olmak neden önemlidir? Meraklı olmayı öğrenebilir miyiz? • Kimi daha çok severiz? Daha çok konuşanı mı, daha çok dinleyeni mi? • Neden bazı insanlar soru sormaktan ve sohbet etmekten kaçınır? • Dinlemek neden önemlidir? Karşımızdakini nasıl dinlemeliyiz? • Şekillendiren ve keşfeden aile arasında nasıl farklar vardır? DR. ÖZGÜR BOLAT Eğitim Bilimci
-
Sorularla İslam
Bilindiği gibi ilk asırlardan beri üretilen dinî bilgiler her ne kadar hayatın içinden ise de, bugün bazı bilgilerin yenilenmeye ihtiyacı vardır. Bu sebeple, İslam’la ilgili bilginin yaşadığımız hayatı aydınlatmada ve ortaya çıkan sorunlara kapsamlı çözümler getirmede yeniden güncellenmesi gerekmektedir. Bunu da yapacak olan sahasında uzman din bilginleridir.
Sorularla İslam” adını taşıyan bu kitap, doğru bir din anlayışını ortaya koymada birikim sahibi ve uzman olan bir grup din bilgini tarafından yazılmıştır. Bu eserde; itikattan ibadete, ahlaktan hukuka, kültürden sosyal hayata vb. varıncaya kadar pek çok konuya değinilmiş, aynca güncel dinî meselelere de temas edilmiştir. Bir ihtiyaçtan dolayı kaleme alman bu eserde konular, bilimsel yöntemlere uygun, ilk elden kaynaklara atıflar yapılarak ve çözüm odaklı soru-cevap yöntemine bağlı kalınarak hazırlanmıştır. Özellikle soru-cevap yönteminin izlenmesindeki gaye, okumada hem akıcılığı ve hem de pratik açıdan konuları kolay bir şekilde anlama ve kavramayı sağlamaya katkıda bulunmaktır.
Bu eser, dinî ilimler alanında uzman olan ilim adamlarımız tarafından yazılmakla kalınmamış, aynca çeşitli inceleme ve redaksiyon kurullarından da geçirilerek fikir ve üslup birliğini sağlamada azami gayret gösterilmiştir. -
Sorulunca Söylenen
İsmet Özel’in son on dört senede neşredilmemiş kitabı SORULUNCA SÖYLENEN’in yeni baskısı yapıldı. Kitap, 1977 ila 1999 yılları arasında İsmet Özel ile yapılmış mülakatları ihtiva ediyor. Kitabın arka kapağında şu satırlar yazmakta: “Soruyorsunuz: İslâm düşüncesi bir kalkınma ideolojisi olabilir mi? Soruyorsunuz: İslâm düşüncesi anti-emperyalist bir mücadele programında temel unsur haline gelebilir mi? Soruyorsunuz: İslâm düşüncesi komünizme karşı bir silah olarak kullanılabilir mi? Bunların hepsi yirminci yüzyılda yapılmıştır ve yapılmaktadır. Ama bütün bu olup bitenin, devam etmekte olanların kelime-i tevhid ile müsbet mânâda bir ilgisi olduğunu sanmıyorum. İslâm’ı bir araç olarak görmek, İslâm’dan daha üstün hedeflerin bulunduğunu kabul etmek anlamına gelir. Eğer İslâm’dan, yani Allah’a teslimiyetten daha üstün değerler varsa Müslüman olmaya ne gerek var.”
-
Sorun Sorular İslam Hakkında En Çok Merak Edilen Sorular
Son yıllarda güneyasya bölgesindeki çalışmalarının yanı sıra dünya çapında şöhrete de ulaşan, günümüzün tanınmış davetçilerinden Zâkir Naik, Müslüman dünyaya yöneltilmiş ithamlara cevap veriyor. Cevaplarındaki argümanları akıl ve mantık süzgecinin hakemliğiyle ele alan yazar, vejetaryenlikten hırsızlığın cezasına, alkol yasağından eşitlik konusuna, fundamentalizmden kurban ibadetinin mahiyetine kadar bir dizi sorguyu İslam’ın diğer dinlerden pratik ayrıcalığını vurgulayarak değerlendiriyor. Bütün dünyada kitlelerin İslam’la tanışmasına vesile olan zamanımızın bu cins zekâsı, şimdi kitaplarıyla İdrak’te.
-
Sorunlarıyla Çözümleriyle Ergenlik Çağı
Ergenlik dönemi konusunda bilgi sahibi olmayan anne babalar ergenle çatışma yaşamaktan kurtulamazlar. İlköğretim yıllarında ailesiyle ilişkileri uyum içinde olan çocukların ergenliğe geçişle birlikte davranışlarında ve ilişkilerinde belirgin değişmeler görülmesi anne babaları şaşırtır. Çünkü anne babalar çocuk büyüdükçe daha akıllanır, daha az problem çıkarır zannederler. Her şeyin yolunda gittiğini sandıkları bir dönemde birden bire ortaya çıkan huysuzluklara, itirazlara, alınganlıklara ve sebepsiz öfkelere bir anlam veremezler.
Ergenin davranışlarınd
-
Sosyal Medya Psikolojisi
“Bilindiği gibi dijital nesiller önceki kuşaklardan farklı bir gerçeklikte yaşıyorlar. Psikiyatri pratiğinde uyguladığımız nörogelişimsel ölçekler var bu ölçeler de bazı becerileri ölçeriz bu beceriler gelişmişse kişide yaygın gelişim bozukluğu var mı yok mu karar veririz. Bu beceriler mantıksal, ince motor, kaba motor, dil, sosyal, duyusal ve duygusal becerilerdir. Bir çocuk yürümeye başlaması ile birlikte doğal sosyal ortamda değilse yeteneklerini beceri haline dönüştüremez. Ukraynalı Oxana Malaya vakası gibi vahşi çocuk olgularında gördüğümüz gibi ilkel seviyede kalabilir. Bu nedenle ucuz bakıcı gibi TV karşısında, tablet elinde büyüyen çocuk gecikmiş konuşma ile kliniklere başvuruyor otistik belirtiler gösteriyor. Bu olgular uzun sürerse “öğrenilmiş otizm” diye tanımlanan klinik tabloya dönüşebilirler. İşte bu çalışmada sosyal medya ile ilişkimizin nasıl olması gerektiğine dair çok derli bilgileri bulacaksınız. Genç arkadaşlarımız çok emek verdiler. Onlarla birlikte çalışmak bana da çok iyi geldi. Kendilerini kutlarım size de iyi okumalar dilerim.” Prof. Dr. Nevzat TARHAN / Psikiyatri Uzmanı “İşte bu kitapta Dr. Aylin Tutgun Ünal ve arkadaşları sosyal medya kullanım alışkanlıklarını kuramsal, psikolojik ve klinik açılardan etraflıca ele alıyorlar. Sosyal medyanın Z kuşağından ebeveynliğe, narsisizmden yalnızlığa, alışkanlıktan bağımlılığa, depresyondan belleğe kadar birçok alandaki etkisini inceliyorlar ve bize aktarıyorlar. Politik psikoloji, postmodern kültür, algı yönetimi, psikoterapi gibi birbirinden farklı alanların sosyal medya kullanımı ile ilişkilerini bize gösteriyorlar.” Prof. Dr. Gökben HIZLI SAYAR / Psikiyatri Uzmanı