-
Malamander
EFSANEVİ MALAMANDER’IN GİZEMİNİ KİM ÇÖZECEK? Tuhaf Deniz Kasabası’na kışları kimse uğramaz. Özellikle karanlık çöktüğünde, korkunç sis Canavarağzı Kayalıklarını ve Leviathan gemisini yuttuğunda… Bazıları bu sisin içinde korkunç Malamander’in ayak izini gördüğüne yemin edebilir! Herbert Limon, Büyük Nautilus Oteli’nin kayıp eşya sorumlusu, kaybolan eşyaların sahiplerini bulmanın ne kadar zor olduğunun farkında. Özellikle, kaybolan şey bir kız çocuğunun ailesi ise… Kimse on iki sene önce Parma Voilet’in ailesine ne olduğunu bilmez. Violet, ailesini bulmak için Herbert’ten yardım istediğinde olayın ucunun efsanevi Malamander’e uzandığını keşfederler. Tuhaf Deniz Kasabası her daim esrarengiz bir yer olmuştu. Fakat şimdi sis kıyıya çöküyor ve işler çok daha ürkütücü bir hâle geliyor. Mükemmel bir hayal gücüyle oluşturulmuş macera atmosferi, mitler ve efsaneler yönünden zengin lezzetli bir gotik anlatı. Malamander kitabı Thomas Taylor’ın yetenekli bir yazar olduğunu kanıtlıyor. Bu kitap bütün alkışları hak ediyor. —The Bookseller Bu gençlik macerasında bir tatil adasında iki çocuğun yerel bir efsaneyi kovalayışını okuyacaksınız. Yazar mizahi bir ton ile ilginç karakterleri birleştirerek alışılagelmedik bir üçlemenin açılışını yapıyor. Enerjik, fantastik bu anlatı tarafından ele geçiriliyorsunuz. —Publishers Weekly
-
Malbuch: „Wahrlich, Allah ist schön und liebt das Schöne“
Ist ein Malbuch mit 25 islamischen Begriffen und Quranversen zum Ausmalen. Damit die Kalligraphien besser verinnerlicht werden können, sind diese jeweils mit einer Ayah aus dem Qur’an oder einem Hadith ergänzt.
Ein Malbuch zur Förderung der Geduld und Ausdauer.
Für Kinder ab ca. 7 Jahren. -
Malcolm X
Malcolm X’in hikâyesi, sadece bir şahsın veya bir ailenin değil, tüm Siyahların, hatta Siyahlara yaptıkları ile hâlâ gündemden çıkmayan bir yönetimin küçük ölçekli ama derinlikli bir hikâyesidir.
Bazılarının “Amerika’yı titreten adam”, bazılarının “Amerika’da bir isyan çıkarabilecek veya bir isyanı bastırabilecek tek adam” dedikleri bir büyük mücadele adamının ibretlerle ve acılarla dolu bu hikâyesi, engellenemeyen bir özgürlük savaşının, ne pahasına olursa olsun hakikate ulaşma yoluna adanmış yenilmez bir iradenin, insanlık onurunun, insan dirayet ve haysiyetinin hikâyesidir…
Bu hikâye aynı zamanda, yeryüzünün her bölgesinde yaptıkları ile tüm insanlığın “yüz karası” haline gelmiş, buna rağmen kendi tarihindeki ve kendi vicdanındaki “kara”yı görmeden, vatandaşlarından bir kısmının “kara”lığına takmış süper paranoyak bir gücün, köle ticaretinden bu yana yaptıklarından hiç pişman olmadığının ve başına gelenlerden hiç ders almadığının içeriden yapılmış gözlemlere dayalı bir belgesidir.
Ölenin değil, öldürenin kaybettiği bir hikâye bu. Şehitlerin öldükten sonra da destansı hikâyeleriyle mücadeleye devam ettiklerini gösteren bu kitap, bizi önemli bir insanla tanıştırıyor; çünkü Malcolm’ü anlamak, insanlığı anlamaktır. -
Malcolm X – Hacı Malik El-Şahbaz / Örnek İnsanlar Dizisi 1
Sırf zenci olduğu için avukat olma hayalleri öğretmeni tarafından paramparça edilen bir çocuk… Harlem batakhanelerinde, bir genç… Bir hapishanede geçirilen yedi uzun gençlik yılı… Gerçek İslamiyet ile buluşturan bir Hacc yolculuğu… “Bu kitap gerçek bir hayat hikayesi değil de hayal ürünü bir roman olsaydı, bazılarımız onu, ‘kesinlikle çok abartılı’ bulacaktı…”
-
Manevi Eğitimin Yolu ve Edepleri
Manevi eğitime girmek isteyen müridi bekleyen imtihanlar nelerdir?
Şeytan ve nefis tasavvuf yolundaki bir müridi kandırmak için hangi hilelere başvurur?
Kul, Rabbine karşı samimi olursa onu bekleyen mükafatlar nelerdir?
Azimetle amel etmeyi ve ruhsatları terketmeyi gerektiren kutlu tasavvuf yolunun esasları ve edepleri hakkında bir başucu kitap olan elinizdeki eser, Gönüller Sultanı Abdulkadir Geylani Hazretleri’nin deruni üslubunu, mana yüklü nasihatlerini günümüze taşıması açısından ayrı bir kıymete sahip…devamını oku
-
Mantığa Giriş / İbn Sina Felsefe Serisi -3
Şifa külliyatı İbn Sînâ’nın kendisinden önceki meşşai felsefe okulunun geleneklerini dikkate alarak yazdığı bir eserdir. Bu nedenle Porfiryus tarafından Aristoteles’in Kategoriler kitabına giriş olarak yazılan ve ondan sonra gelenek haline gelen İsagoji yazımını devam ettirmiştir. İsagoji Yunanca’da ‘Giriş’ anlamına gelir ve Arapça’ya yine aynı anlama gelen ‘Medhal’ kelimesiyle çevrilmiştir.Porfiryus, Aristoteles’in başta Topika (Cedel) ve Metafizik olmak üzere çeşitli eserlerinde yaptığı açıklamalardan hareketle cins, tür, fasıl, hâssa ve genel arazdan ibaret beş tümeli incelemiş ve böylece beş tümelin müstakil olarak incelendiği bir metin oluşturmuştur. Porfiryus’tan sonra beş tümelin müstakil bir kitapta incelenmesi gelenek haline gelmiş ve Porfiryus’un metni üzerine çeşitli şerhler yazılmıştır.
İbn Sînâ da Şifa külliyatına ve mantık ilimlerine başlangıç niteliği taşıyan Mantığa Giriş isimli bu eseri söz konusu İsagoji geleneğini dikkate alarak yazmıştır. Her ne kadar İbn Sînâ’dan önce Farabi müstakil bir ‘Medhal’ metni yazmışsa da bu eser çok kısa ve özettir. Porfiryus ve Farabi’nin İsagoji metinleriyle karşılaştırıldığında İbn Sînâ’nın bu eserinin ayırıcı özelliği olarak, onun hem hacim hem de içerik bakımından daha kapsamlı oluşu gösterilebilir.
-
Mantıku’t-Tayr – Kuş Dili
Feridüddin Attar Mantıku’t-Tayr (Kuş Dili) eserinde çok zengin bir sembolik dil kullanmış ve Hakikatı arayanları, yani Hakikat Yolunun Yolcularını kuşlarla simgelemiştir. Amaçları, padişahsız hiç bir ülke olmadığı düşüncesiyle, kendilerini yönetmek üzere bir padişah seçmektir. Ancak yol, uzun ve zahmetli, menzil uzaktır…
Yolda hastalanan veya bitkin düşen kuşlar çeşitli bahaneler, mazeretler ileri sürerler. Bunların arasında, nefsani arzular, servet istekleri, ayrıldığı yeri özlemesi, geride bıraktığı sevgilisinin hasretine dayanamamak, ölüm korkusu, ümitsizlik, şeriat korkusu, pislik endişesi, himmet, vefa, küskünlük, kibir, ferahlık arzusu, kararsızlık, hediye götürmek dileği gibi hususlarla; bir kuşun sorduğu “daha ne kadar gidileceği” sorusu vardır.
Hüthüt hepsine, hepsine, bıkıp usanmadan tatminkar cevaplar verir ve daha önlerinde aşmaları gereken “yedi vadi” bulunduğunu söyler. Ancak, bu “yedi vadi”yi aştıktan sonra Simurg’a ulaşabileceklerdir…
-
Maria Montessori / Küçük İnsanlar Büyük Hayaller
Tasarımcılardan sanatçılara, bilim insanlarından yazarlara bu özel kişilerin hayat hikâyelerini keşfedin. Hepsi hayalleri olan küçük çocuklardı ve büyüyüp inanılmaz işler başardılar. Maria Montessori henüz küçük bir kızken bile alışılmış olanın dışına çıkmayı çok severdi; bu nedenle sadece erkeklerin gittiği bir okulda bilim okumayı seçti. Ülkesindeki ilk kadın tıp doktoru oldu ve uzmanlığını çocuklar üzerine yaptı. Geleneksel eğitim kurallarını tersyüz eden çok önemli keşiflerde bulundu, açtığı Montessori okulları dünyanın her yerine yayıldı.
-
Marie Curie / Küçük İnsanlar Büyük Hayaller
Tasarımcılardan sanatçılara, bilim insanlarından yazarlara bu özel kişilerin hayat hikâyelerini keşfedin. Hepsi hayalleri olan küçük çocuklardı ve büyüyüp inanılmaz işler başardılar. Marie Curie, Paris Üniversitesi’nde profesör olmayı başarabilen ilk kadın ve tarihte iki Nobel Ödülü alan tek kişidir. Bilimdeki sade ve basit yaklaşımı, kendini adamış inancı sayesinde polonyum ve radyum elementlerini keşfetti; radyoloji biliminin kurucusu oldu. Curie, modern bilimin en ilham verici kadınlarından biri olarak tanınmaktadır.
-
Marifet Yolcusuna Kılavuz
Konevi, bu risalesinde Tanrı’nın zatı, sıfatları ve fiilleri; velayet ve bununla ilgili meseleler, nübüvvet, ahiret, dünya ve nefsin özellikleri ve bekası gibi konularda sufilerin görüşlerini ele almaktadır. Bütün bu konuları, sülüğe yeni başlamış hakikat araştırmacıları için bir “öğüt” ve “rehberlik”; sülüğünü tamamlamış ve kemale ermiş insanlar için ise, sülükleri esnasında yaşadıkları ve “tahkik” ederek öğrendikleri hakikatleri “hatırlatma” olarak ifade etmektedir.
-
Marifetname
“Ön kapakta bulunan ve kökünde bulunduğum mânâyı işaretleyen ithaf, sadece söylediklerimi değil, eserler boyu söyleyeceklerimi de izaha yeter!..
İBDA’cıların tümdengelim ve tümevarım yoluyla meseleler içinde başvuracakları bu eseri, ”ortak hafıza” olarak takdim ediyorum… Yani, sadece yazmak ve anlatmak değil, yazdırmak ve anlattırmak sevdasiyle, dışa açılışın ipuçlarını vermek, görüp tanımaya misâl olmak…”
1986 -
Marketteki Maşallahlar / Betül Büyüyor
Betül, dünyayı keşfettikçe, yeni şeyler öğrendikçe ve sen ona arkadaşlık ettikçe her gün biraz daha büyüyor.
-
Martin Eden
Jack London’ın yarı otobiyografik romanı Martin Eden, 20. yüzyıl başında sosyal ve ideolojik meseleler ağırlıklı içeriğiyle Amerikan edebiyatında büyük ölçüde kabul görmüştür. London farklı sınıflar arasındaki zihniyet ve değer farklarını gözlerimizin önüne sererken, statü ve servetin Amerikan toplumundaki hayati önemine işaret eder. Romanın ana temalarından biri, başarı ve refah yolunun sosyal sınıf farkı gözetilmeksizin herkese açık olduğu şeklinde özetlenebilecek Amerikan Rüyası’dır. Ya da bu idealin yarattığı muazzam hayal kırıklığı…
London, romanı bir sanatçının çıraklıktan olgunluğa geçiş sürecini işleyen Künstlerroman geleneğinde yazmıştır. Martin’in aşkı uğruna eğitimsiz genç bir işçiden başarılı ve rafine bir yazara dönüşüm mücadelesini anlatır. Kahramanı hedefine ulaştığında ise motivasyonunu ve heyecanını çoktan yitirmiş, trajik bir sona doğru sürüklenmektedir artık…
devamını oku -
Martı
Anton Çehov insanların birbirleriyle ilişkilerini, bu ilişkilerdeki incelikleri, aksaklıkları, karakterlerin sevgi ya da sevgisizlikleriyle yol açtıkları insanlık durumlarını olanca gerçekliğiyle gözlemlemiş, sonra da bir ressam titizliğiyle tiyatro eserlerine yansıtmayı başarmış bir yazar. Çehov bu oyununda, imzasını “Martı” diye atan Nina’dan, Konstantin Treplev’in vurduğu ölü martıya; göl üzerinde özgür uçan martılardan, ikide bir martı olduğunu söyleyen Nina’nın oyunculuk tutkusuna kadar her şeyi gizemli bir martı imgesinin etrafında örmüştür.
-
Martı Jonathan Livingston
Durgun denizin minik dalgacıkları üzerinde, güneşin altın gibi ışıldadığı pırıl pırıl bir sabahtı.
Sahilden bir mil uzaklıkta, denizi kucaklarcasına ilerleyen bir balıkçı teknesi, martılara kahvaltı zamanının geldiğini haber veriyordu. Binlerce martı, bir lokma yiyecek için mücadeleye girişmişti bile. İşte zor bir gün daha başlıyordu. -
Masal İstediğin Gibi Bitsin
Hey sen! Evet evet, sana sesleniyorum dostum! Kafam çok karıştı. Bana yardım eder misin? Eğer yardım etmezsen masallarım yarım kalacak.
Kokarca arkadaş bulamayacak.
Siyah kuzu yalnız kalacak.
Kavunlar büyüyüp ballanamayacak.
Brokoli çocukları hastalıklardan koruyamayacak.
Tavşancık mutlu olamayacak.
Kırmızı ne kadar güzel bir renk olduğunu fark edemeyecek.
Ateşböceği Kıvılcım cesur olmayı öğrenemeyecek.
Mızıkçı keçi hatasını anlayamayacak.
Şakacı çekirge arkadaşlarına kendini affettiremeyecek.
Mevsimler çocukları mutlu edemeyecek.
Çünkü bu masallar senin kararınla sona erecek.
Haydi, önce bir oku bakalım. Sonra sen ne dersen o olsun. Masallar istediğin gibi bitsin! -
-
Masal Masal İçinde
Evvel zaman içinde kalbur saman içinde, cinler cirit oynar iken eski hamam içinde, bir varmış bir yokmuş… Şapkacı’nın büyük bahtsızlığından nefsine karşı girdiği mücadeleyi kaybeden Müezzin’e, ancak gözlerini kaybettiğinde hatasını görebilen Köradam’dan bilge babasının mirasıyla hayata yeniden tutunan Kuyumcu’ya… Hatalar, pişmanlıklar, keder ve elemle örülü masallar ders çıkarmasını bilene huzurun sırrını vaat ediyor, çiğ süt emmiş insanı kendi hatalarında pişmeye çağırıyor. Aydınlık bir göğü, parıltılı bir denizi, verimli toprakları olan güzel mi güzel bir ülke varmış… Masal Masal İçinde hep aşikâr olduğumuz Doğu’ya has masal geleneğinin tüm karakteristik öğelerini –kokusunu, rengini, tadını– Batı’nın çok katmanlı kurgu anlayışıyla bir araya getiriyor ve ortaya yerelden beslenen fakat evrensel olarak da kabul görür standartları başarıyla yakalamış bir roman çıkıyor. Ahmet Ümit aile yadigârı masallarını taşıdığı çıkınını büyük bir cömertlikle seriyor okurlarının huzuruna. Oldukça iyi bir anlatıcı olan annemin düş dünyasını katarak zenginleştirdiği masalları büyük bir keyifle yazıya döktüğümü belirtmeden geçemeyeceğim.
-
Masallarda Bir Peri Çıkar Karşınıza Gerçek Hayatta Öğretmen
Ahmet Şerif İzgören’in yeni kitabı Masallarda Bir Peri Çıkar Karşınıza Gerçek Hayatta Öğretmen raflardaki yerini aldı.
Öğretmen, aile, öğrenci, sistem ve ülke kültürü başlıklarında eğitim sistemini irdeleyen İzgören, kitabında sistemin tüm paydaşlarına öneriler sunuyor. Ülke geleceğiyle ilgili en önemli başlığın eğitim olduğunu, sistemin doğru kurgulanması durumunda değişimin başlayacağını savunan İzgören, çalışmasında “Eğitim sistemimiz nasıl daha iyi olabilir?” sorusunun da yanıtını arıyor.Keyifli okumalar.
Gerçek örneklerle, çok güzel mesajlarla, doküman ve sayısal verilerle “mutlaka okunmalı” dediğim bir kitap olmuş. Bu kitabı okuyan öğretmenler mutlaka kendileriyle yüzleşecek ve mesleki geçmişlerini, ürettiklerini ve tükettiklerini gözden geçireceklerdir, eminim. Bir öğretmen olarak karşılaştığım örneklerden yola çıkarsak kitapta vurgulanan başlıkların ve içeriklerinin çok yerinde olduğunu söyleyebilirim. Hocamın emeğine, görüşüne, kalbine sağlık.
– Gülistan Ekiner/Bahçeşehir Koleji İlkokul Eğitim Koordinatörü-Öğrenme Stilleri EğitmeniŞerif Hocanın bende yarattığı en büyük etki ülkesine olan koşulsuz sevdasıydı. Okudukça ve tanıdıkça sevdası anlam kazandı, o bu ülkenin güzel çocuklarına olan inancından hiçbir şey kaybetmeden çalışıyor. Şimdi de Masallarda Bir Peri Çıkar Karşınıza Gerçek Hayatta Öğretmen kitabıyla çalıyor kapılarımızı. Kitapta buram buram Anadolu kokan anılarla bezenmiş öğretmen, anne-baba tutumları da yer alıyor. Şerif Hoca bir şey öğretmeye çalışmıyor, sadece bıraktığı duyguyla yaşama yeniden dört elle sarılmamız gerektiğini fısıldıyor küçük harflerle büyük izler bırakarak…
-Müjdat Ataman/Eğitimci-YazarÖğrenci, öğretmen, yönetici ve bir veli olarak geçirdiğim bütün süreçleri tekrar sorgulamamı sağlayan, bitirdiğimde “iyi ki böyle yapmışım, keşke böyle yapsaydım ve mutlaka böyle yapacağım” dediğim bir başucu kitabı.
-Metin Altun/İzmir Türk Koleji Bornova İlköğretim MüdürüAhmet Şerif İzgören birçok öğretmen ve öğrencinin model aldığı bir yazar. Kitabı okuyunca neden böyle olduğunu çok daha iyi anladım. Tüm okul yöneticilerinin okuması gereken bir kitap.
-Ali Mahmut Akça/UKEB Okulları MüdürüBir öğretmen olarak diğerleri gibi bir solukta okudum bu kitabınızı da. Yine müthiş gözlemler, hayata dair eğitime dair yaşanmışlıklar, iyi yapılan ve yapılamayan işleri tespit ederek sunulan öneriler, örnekler… Herkes kendi yaşamından satırlar bulacak bu başucu kitabında… Ve düşünecek yapması gerekenleri, yapılması gerekenleri; diyecek ki “umudun olduğu yerde mucizeler çiçek açacak”.
-Nihal Sav/Öğretmen -
Masalveren Ağacı İsimsiz Hikayeler
Siz hâlâ Sümeyra Nine’nin bahçesini görmediniz mi? Öyleyse çok şey kaybettiniz! Öncelikle şunu belirtmeliyim ki ona bahçe demek büyük haksızlık. Minik bir orman, çok daha doğru olur. Üstelik içindeki ağaçlardan bazıları geceleri masal bile anlatıyor. Onlara masalveren ağacı diyorlar.