-
Iman-Reihe – Kinderbuchreihe zu den islamischen Glaubensgrundlagen – Ich glaube an die Propheten
„Iman-Reihe – Kinderbuchreihe zu den islamischen Glaubensgrundlagen“
Ich glaube an die Propheten
Viele Eltern fragen sich, wie sie ihren Kleinen die Grundlagen des Glaubens möglichst leicht verständlich und kindgerecht beibringen können.
Als Muslime glauben wir an Allah, an Seine Engel, Seine Bücher, Seine Gesandten, an das Jenseits und an die göttliche Bestimmung (Qadar).
Geschichten sind oftmals der beste Weg, um das Interesse unserer Kleinsten zu wecken und ihnen wichtige Lehren für ihr Leben zu vermitteln. In dieser Reihe werden die Grundlagen des islamischen Glaubens durch muntere Kleingeschichten so vermittelt, dass Kinder den Glauben nicht nur verstehen, sondern auch lieben lernen.
-
İmkansız Öyküler
İmkânsız Öyküler, yazılış tarihi, biçim ve içerik olarak, kısacası her anlamıyla yazarının son dönem yeni öykülerinden oluşuyor. Her biri yoğun dil işçiliğinin ürünü olan bu kısa, derinlikli ve vurucu hikâyeler, sadece Rasim Özdenören hikâyeciliğinde değil, Türk hikâyeciliğinde de yeni bir dönemin göstergelerindendir…
-
İmparatorluğun En Uzun Yüzyılı
ÖNCESİYLE, SONRASIYLA, DETAYLARIYLA EN KRİTİK DÖNEM: TANZİMAT… “Osmanlı modernleşmesi otokratik bir modernleşmesidir, iç ve dış gelişmeler, hayatının son kırk yılında imparatorluğu bu otokratik modernleşmeden anayasal bir monarşiye kadar sürükledi, imparatorluk genç Cumhuriyete parlamento, siyasal parti kadroları, basın gibi siyasal kurumları miras bıraktı. Cumhuriyetin tabipleri, fen adamları hukukçu, tarihçi ve filologları son devrin Osmanlı aydın kadrolarından çıktı. Cumhuriyet ilk anda eğitim sistemini, üniversiteyi, yönetim örgütünü, mali sistemini imparatorluktan miras aldı. Cumhuriyet devrimcileri bir orta çağ toplumuyla değil, son asrını modernleşme sancıları ile geçiren imparatorluğun kalıntısı bir toplumla yola çıktılar. Cumhuriyetin radikalizmini kamçılayan öğelerden biri de yeterince radikal olamayan Osmanlı modernleşmesidir. Bugünkü Türkiye’nin siyasal-sosyal kurumlarındaki sağlamlık ve zaafın bilinmesi, son devir Osmanlı modernleşme tarihini iyi anlamakla mümkündür. 19. yüzyıl bütün Osmanlı camiasının en hareketli, en sancılı, yorucu, uzun bir asrıdır; geleceği hazırlayan en önemli olaylar ve kurumlar bu asrın tarihini oluşturur.” İlber Ortaylı 19. yüzyılda Osmanlı İmparatorluğu’nda modernleşme sürecini, siyasi, toplumsal ve kültürel değişiklikleri ele alan İlber Ortaylı’nın başyapıtı gözden geçirilmiş baskısıyla Kronik Kitap’ta. Arapça, Almanca, Yunanca gibi birçok dile çevrilen kitap son dönem Osmanlı modernleşme tarihini ele alıyor.
-
İmparatorluğun Son Asrında Osmanlılar
Pek çok dil, mezhep ve kökene mensup toplulukları bünyesinde barındıran Osmanlı İmparatorluğu’nun idari, askeri ve toplumsal yapısı zamanın getirdiği ihtiyaçlara paralel değişiklikler gösterdi. 19. yüzyıl ise imparatorluk tarihindeki en derin değişim ve dönüşümlerin kaydedildiği, Osmanlı tarihini ikiye ayıran bir evre oldu. II. Mahmud’un hükümdarlık yıllarında merkezî otoritenin güçlendirilmesine yönelik uygulamalar ve reform çabaları, takip eden dönemde Tanzimat düzenlemeleri, yüzyıl boyunca süregiden kurumsal yenilikler Osmanlıların yaşantısını kökten etkilerken, geleneksel hayat tarzı değişmekteydi. Alaturka-alafranga kavramları, Osmanlı toplumsal yaşamının birçok alanında geleneksel ile yeniyi ayırt etmek üzere gündelik dile yerleşiyordu.
Yaşanan yoğun gelişmeler dolayısıyla bu asır, toplumsal hayatın tekrar biçimlendiği, batıya öykünen zümrelerin doğduğu, kurumların şekil değiştirdiği, teknolojik devrimlerin yaşandığı bir dönem olarak karşımıza çıkmaktadır. Bu girift serüvende imparatorluğun, ihtiyaçlarına uygun kurum ve uygulamaları üretme, dönüşümleri gerçekleştirmedeki mahareti ise dikkate değerdir.
Kitapta yer alan farklı konulardaki makaleler gerek önceki asırlara vurgu yaparak gerekse 19. yüzyılı betimleyerek, Osmanlılara dair genel bir manzara sunmakta, tecrübe edilen süreklilik ve değişimleri resmetmektedir. Eserde; ilmiye kurumlarındaki dönüşümlerden süreli yayınların toplum hayatına girişine, kadınların kamusal görünürlük kazanmasından dönemin meselelerini irdeleyen insanlara ve kaynaklara değin sizleri Osmanlı tarihinin farklı sahalarına götürecek yazıları bulacaksınız.
Değişim çağında Osmanlılara odaklanan kitabın bölümleri sırasıyla “İmparatorluğun Son Asrında Osmanlı Uleması”, “Osmanlı Dünyasında Matbuat, Kadın ve Sağlık”, “Osmanlılardan Portreler ve Kaynak Eserler” başlıklarını taşımaktadır. 19. yüzyılın çalkantılı iklimine kapı aralayan kitap, Osmanlıların son asırdaki tecrübelerini keşfetmek isteyenler için önemli bir eser hüviyetindedir. -
İmparatorluktan Cumhuriyete
Tarih alanında dünyanın tartışmasız en büyük isimlerinden biri olan Halil İnalcık’ın, Osmanlı sosyal tarihi ve modern Türkiye’nin ortaya çıkışıyla ilgili çalışmaları bir arada.
Kitabın ilk bölümü, Osmanlı İmparatorluğu’nun siyasi ve toplumsal sisteminin temelini oluşturan toprak meselesi, çift-hane uygulaması ve tahrir meselesini irdeliyor. Sonrasında Osmanlı tebaası gayrimüslim milletlere dair arşiv vesikalarını, Rum Ortodoks Kilisesi’nin yetki alanını, Osmanlıların Sefarad Yahudilerine iskân hakkı vermesinin özel koşullarını, modern Avrupa’nın gelişmesinde Türk etkisini ve sultanın siyaset alanındaki diğer güç odaklarıyla iktidar mücadelesinin dönüşümünü ele alıyor.
Kitabın ikinci bölümü İmparatorluktan Cumhuriyete geçiş sürecine ışık tutuyor. Özellikle Avrupa ile Ortadoğu arasındaki Türkiye’nin stratejik konumu ve 1924’de Halifeliğin kaldırılması ve Atatürk inkılapları arasındaki ilişkiye dair incelemeleri, İnalcık’ın modern Türkiye Cumhuriyeti tarihi araştırmalarında da ne denli önemli bir yer teşkil ettiğini gösteriyor.
İmparatorluktan Cumhuriyete, hem meslekten tarihçiler hem de tarih meraklıları için bir başucu kaynağı.
devamını oku -
İnanç Konusunda Bilinmesi Gereken 88 Soru
Prof. Dr. Cağfer Karadaş editörlüğünde hazırlanan ve Prof. Dr. Temel Yeşilyurt, Prof. Dr. Metin Özdemir, Prof. Dr. Kasım Küçüklap, Prof. Dr. Muhammed Tarakçı, Doç. Dr. Mahmut Çınar ile Doç. Dr. Ulvi Murat Kılavuz’un katkılarıyla hazırlanan bu kitapta;
* Kadere inanmak imanın şartlarından mıdır?
* Din akla uygun değil midir veya akılla anlaşılamaz mı?
* Bu dünyada, uykuda veya uyanık olarak Allah’ı görmek mümkün müdür?
* Allah, neden insanların insanlara kötülük yapmalarına izin veriyor?
* Evrim teorisi İslâm inancıyla çelişir mi?
* İndirilmiş din/uydurulmuş din tanımı doğru mudur?
* Öldükten sonra ruhun dünyaya tekrar gelmesi mümkün müdür?
* Gayri müslimler de Cennet’e gidecekler mi?
* Cennette cinsel yaşam olacak mı?
* Ahirette şefaat var mıdır?
* Cinler insanın içine girer mi, girerse nasıl çıkar?
* Büyü ve sihir yoluyla insanları etkilemek mümkün müdür?
* Muska ve nazar boncuğu kullanmak şirk midir?
* Burçların ve yıldızların insan psikolojisine etkisi var mıdır?
* Tanrı iyiyse neden kötü şeyler yaratıyor?
* Tanrının varlığı kanıtlanabilir mi?
* Deizm, ateizm ve agnostisizm neden yayılıyor?
* Dinin, bilim ve ideolojiden farkı nedir?
… ve benzeri 88 soruya doyurucu cevaplar yer almaktadır. -
İnanç Psikolojisi ve Bilim Ruh, Beyin ve Akıl Üçgeninde İnsanoğlu
İNANÇLA İLGİLİ PEK ÇOK SORUNUN CEVABI BU KİTAPTA! “Dinsiz bilim topal, bilimsiz din kördür…” (Albert Einstein) Modern dünya, aklı ve bilimi yegane değerler sayıp kutsarken; inanç konusunu bilim ile birlikte anmaktan, iki olguyu aynı çizgide buluşturmaktan adeta kaçındı. Prof. Dr. Nevzat Tarhan bu kitapta inanç konusuna akıl ve eleştirinin ön planda olduğu, dinler ve mezhepler üstü bir tutumla ve bilimsel bir yöntemle yaklaşıyor. Bunun ötesinde, sağlam inancın ve onun oluşturduğu dini geleneğin ruh sağlığı için gerekliliğini vurguluyor. İnanç Psikolojisi, “Dinin kuralları vardır, inanca dayanır. Bilim, doğası gereği bütün kural ve inançları reddeder. O halde bilim ve din asla birlikte düşünülemez” diyenlerin ezberlerini bozacak nitelikte… Dünyanın yaradılış gayesi nedir? İnancın psikolojik sağlığa etkileri nelerdir? Kanıta dayalı din nasıl olur? İnsan kendini hem özgür, hem de yaratıcının varlığına teslim olmuş hissedebilir mi? İnanç geni var mıdır? Din bir takıntı mıdır? Ruh nasıl bir programdır? Ruh, beyin, beden ilişkisi nasıl olur? Bilim ne zaman dinin alanına müdahale eder? Dua ve ibadetin psikolojik ve fizyolojik faydaları nelerdir?
-
İNANCIMIZIN TEMEL ESASLARI
Üçtane sualin cevabını hepimiz çok açık, net ve kesin olarak bilmeliyiz.
Bütün çalışmalarımız, her şey, bunun üzerine bina ediliyor.
Bunu (üç soruyu) bir insan, açık ve berrak bir şekilde bilirse;sağlam bir temele oturur, sarsılmaz, sadık, yılmaz bir mücâhid olur, iyi insan olur.
Nedir bu temel taş?..
-
İnançların Esasları
“İslam Akaidi” İslam dininde kesinlikle inanılan hususlar manasına gelir ki, bunlara ‘’İman Esasları’’ da denir. Buna göre iman esaslarını ihtiva eden ilme de “Akaid İlmi’’ denir. Akaid İlmi; Allah’ ın varlığından, sıfatlarından, fiillerinden bahseden bir ilimdir. Akaid ilminin gayesi, taklitten kurtulmak ve tahkiki iman derecesine ulaşmaktır.
Yüce Allah buyuruyor:
«Şüphesiz göklerin ve yerin yaratılmasında, gece ile gündüzün birbiri peşinden gelmesinde, insanlara fayda veren şeylerle yüklü olarak denizde yüzüp giden gemilerde, Allah’ın gökten indirip de ölü haldeki toprağı canlandırdığı suda, yeryüzünde her çeşit canlıyı yaymasında, rüzgarı ve yer ile gök arasında emre hazır bekleyen bulutları yönlendirmesinde düşünen bir toplum için (Allah’ın varlığını ve birliğini ispatlayan) birçok deliller vardır.»(Bakara 2/164)“Gökleri ve yeri yaratan Allah hakkında şüpheniz mi var?”(İbrahim,14/10)
“Andolsun ki, onlara, “Gökleri ve yeri kim yarattı?” diye sorsan, mutlaka “Allah…” derler.”(Lokman,31/25)
devamını oku -
İnanıyorum Serisi (6 Kitap Set)
Çocuklara iman esaslarını anlatmak amacıyla hazırlanan İnanıyorum Serisi, altı kitaptan oluşmaktadır. Her bir kitap, bol resim ve sevimli çizgiler eşliğinde iman esaslarını anlatmaktadır. Seride bulunan kitaplar şunlardır:
1- Beni ve Her Şeyi Yaratan Allah – Rabia Gülcan
2- Bizim İçin Dua Eden Melekler – Elif Arslan
3- Yol Gösterici Kutsal Kitaplar – Hatice Demirbağ
4- En Güzel Örnek Peygamberler – Pervin Ayşe Yaşa
5- Sonsuz Hayat Ahiret Yurdu – Ayla Abak
6- Onun Dediği Olur Kaza ve Kader – Ayşenur Çalıkçı -
İnce Hayat
“Ben gizli bir hazine idim, bilinmeyi istedim.” Kutsî Hadis Bu kitap, sonsuz huzurlu bir yuvadan dünyaya düşen bir seyyahın serüvenidir. Yuvaya dönüşün izini süren seyyah, bir ağacın çağrısını dinleyip yanına gider ve davetini aldığı Hazine Avı oyununa icabet eder. Her gün kâinat kitabının bir başka sayfası açılır. Kulağına tabiattan ilahi fısıltılar çalınır. Ötede beride ona özel mühürlü, nakışlı mektuplar bulur. Muhabbet dolu mektupları açtıkça sıradan dünya da giderek baş döndürücü bir güzelliğe kavuşur. Dergâh olur âlem, açılır anbean. Kimi zaman rüzgâr kimi zaman toprak kimi zaman kuru bir yaprak üstadı olur tutar elinden. Kaybolduğunda, bir çocuk sözü, bir çalının titreyişi yol işareti olup imdadına yetişir. Anlar ki sandığı gibi yalnız ve başıboş değildir, yanında beliriveren bir kelebeğin kanat çırpışı dahi onun içindir. Bu kitap, dünyada garip kalmış ve aslolan yuvayı hasretle arayan herkesin en yalın hikâyesidir.
-
İnceleme ve Soruşturma Rehberi
… Gerek müfettişler ve gerekse yönetici durumundaki görevlilerin özellikle müftü, müdür, müşavir, ve ataşeler ve murakıpların bu görevlerini en iyi bir şekilde yapabilmeleri, teftiş, inceleme ve soruşturma usul ve esaslarını iyi bilmelerine, gelişen mevzuatı takip edebilmelerine bağlıdır. Bu açıdan denetim, inceleme ve soruşturma görevi olan personele yardımcı olmak, Başkanlığımızı ilgilendiren mevzuat hakkında bilgi vermek, denetim, inceleme ve soruşturma usul ve tekniklerini ortaya koymak amacıyla elinizdeki eser kaleme alınmıştır.
Eser bir giriş ve beş bölümden oluşmaktadır. Giriş bölümünde; teftiş, tahkikat ve teftişin genel prensipleri, birinci bölümde, adli soruşturma (öncesi ön inceleme), ikinci bölümde, idari soruşturma, üçüncü bölümde adli ve idari soruşturmanın yürütülmesi ve raporlanması; dördüncü bölümde ilgili mevzuat, beşinci bölümde örnek belgelerler ele alınmıştır.
Elinizdeki eserin, yönetici, müfettiş ve murakıpların rehber el kitabı olacağını umuyorum… -
İnci
Bir Meksika halk hikâyesinden esinlenmiş İnci, bir zamanlar İspanya Kralı’na büyük zenginlikler getiren bir koyda yaşayan fakir bir inci avcısının, Kino’nun ve ailesinin hikâyesini anlatır. Kino’nun çocuğunu kurtarmak umuduyla daldığı denizden çıkardığı eşi benzeri görülmemiş inci, yalnızca umut değil yıkım da getirecektir. İncinin özü insanların özüne; Kino’nun kulaklarında çınlayan ve kasabaya yayılan İncinin Türküsü, ailenin, kötülüğün, umudun ve düşmanlığın türküsüne karışacaktır. Steinbeck, Kino’nun derinliklerden söküp çıkardığı inci ile içinde yaşadığımız dünyaya ve insanın dramına ışık tutuyor.
-
İnci Bazen Öfkeli Olabilir / İlk Okuma Kitabım
O gün İnci güne pek de iyi başlamadı. Önce yeni eteğini giymesine izin verilmedi. Daha sonra anaokuluna gittiğinde arkadaşları ona iyi davranmadı. İnci öfkeden ne yapacağını şaşırdı, karnına ağrılar girdi.
İnci bu öfkeden kurtulmalıydı. Peki ama nasıl? -
İnci Bazen Üzgün Olabilir / İlk Okuma Kitabım
İnci’nin boğazı düğümlendi. Bahçede ölü bir fare yatıyordu. Üstüne bir de arkadaşı Nil, İnci’ye kötü davrandı. Ama en büyük üzüntü bile birisiyle paylaştığında hafifler…
-
İnci Çok Cesur
İnci buna asla cesaret edemezdi! Yoksa edebilir miydi? Bu eğlenceli öykü, çocuklara korktukları bir durumla karşı karşıya kaldıkları zaman, korkularıyla nasıl baş edebileceklerini anlatıyor.
-
İnci Hastalandı / İlk Okuma Kitabım
İnci okuldan çıktığında kendini hiç iyi hissetmiyordu. Yorgunluktan yürüyemiyordu ve boğazı ağrıyordu. Üstelik ateşi de çıkmıştı! Babası onu çocuk doktoruna götürdü. Doktor, İnci’nin nasıl iyileşeceğini güzelce anlattı. İnci de doktorun söylediklerini tek tek yaptı ve kısa sürede iyileşti.
-
İnci Karanlıktan Korkmuyor / İlk Okuma Kitabım
İnci kadar cesaretli olsanız bile, geceleri çocuk odası biraz korkutucu olabilir. Pencerenin önünde gerçekten bir ejderha mı oturuyor? Neyse ki İnci korktuğu zaman ne yapacağını biliyor.
-
İnci Odasını Topluyor / İlk Okuma Kitabım
Oda toplamak mı? İnci’nin canı odasını toplamak istemiyordu. Ama dağınıklıktan odasında oyun oynamak için yer kalmayan İnci, durumu kabullendi: Bazen oda toplamak zorunda kalınır! Neyse ki İnci’nin annesi oda toplamayı eğlenceli hale getirecek şeyi biliyordu.
-
İnci Özür Dilemeyi Öğreniyor / İlk Okuma Kitabım
İnci arkadaşının boyadığı yumurtayı yanlışlıkla kırdığında, korkuya kapıldı. Hemen kabukları toplayıp kimse görmeden yok etti. Önce her şeyi itiraf etmeyi düşündü. Ancak arkadaşının ona küseceğinden korkup, bunu herkesten sakladı. Bu güzel öyküde İnci’nin pişmanlığına, korkusuna, itirafına ve özür dilemesine tanık olacaksınız.