Sehe 101–120 zwischen insgesmt: 134

  • You‘TÜP’lü Kanalıma Hoş Geldiniz!

    Mine Sota’dan ‘Aboo’ dedirtecek kitap!
    Hişştt!
    Toplaşın!
    Genetik mühendisi Şenol’un düğünlerde niye piyanist şantörlük yaptığını…
    Karton kutuda yaşayan Sabrettin Bey’in, paraya para demezken, bankadan nasıl mezar yeri kredisi istediğini…
    Yapay zekanın, bizim maalleye gelince nasıl YATAY ZEKA olduğunu…
    Hedefini asla şaşırmayıp tam on ikiden vuran ANNE TERLİĞİ’ni…
    Çocuğun anten ayarları yanlış yapıldığında, ortaya nasıl “Nihohahaa!” adlı bir gerilim filminin çıktığını…
    “BİZE Bİ’ ŞEY OLMAZ” derken, bize nasıl her şeylerin olduğunu…
    Hayırlı bir iş niyetiyle başlanan düğün olayının, sonunda nasıl “HAYIR!” lı bir işe dönüştüğünü…
    Canımızın içleri dediğimiz bağzı arkadaşların, radyoaktif madde gibi ömrümüzün başını nasıl yediğini…
    Alttan almaklar canınıza yetip “Bi’ sssaniye!” dediğiniz anda nasıl “SEN ÇOK DEĞİŞTİN!” dendiğini…
    Korku filmlerinde öcülü böcülü şatolara girip “Merhabaa!” diyen Suzın ve Tom kişilerinin ayküü’sünün ne kadar düşük olduğunu…
    Ve her bi’ şeyleri anlattık.
    Her birimiz kendi hayat kanalımızın fenomeniyiz… Uzun uzun çileler çekip bu kanallarda kısacık bir bölümünü yayınlıyoruz.
    Ama bir son dakika haberi sevgili seyirciler! Dünya ne düz, ne yuvarlaktır. Dünya;YAMUKTUR! Net bilgi. Yayalım.

    Ayriyetten hey sayın “Aboo o ne!”miz! RH pozitif çareler sunan bu kitabı okurken ki tüm gülüşmeleriniz kayıt altına alınacaktır.
    O zaman, haydin!
    You‘TÜP’lü kanalıma hoş geldiniz!

    5,64
  • Yuvamızda Huzur Bulalım Diye

    Huzur, modern dünyada, moda dışı bir kelime gibi duruyor artık. Oysa, Huzur; ne tatlı bir kelimedir. Huzur; ruhun, zihnin ve bedenin sükûnet bulma hâlidir. Huzur; gönlün yatışması, nefsin tatmin olmasıdır. Huzur; baş dinçliği, gönül rahatlığıdır. Kadın ve erkek “birbirlerinde huzur bulsunlar” diye çiftler halinde yaratılmış, Birbirlerinde coşsunlar, birbirlerinde durulsunlar diye… Kadın ve erkeğe ne oldu da birbirlerine huzur veremez oldular? Bu da huzurun izini süren bir kitap. Huzuru arayanlara ışık olsun diye…

    10,24
  • Zor Çocuk

    “Eğer sorunlu davranışları olan bir çocuğun annesi ya da babasıysanız, bu kitap çocuğunuzun yaşadığı güçlükleri idare etme konusunda iyimser hissetmenize, ailenize yeniden huzur getirmenize yardımcı olacaktır. Eğer söz konusu çocuğun büyükanne ya da büyükbabası, öğretmeni, komşusu, antrenörü ya da terapistiyseniz, bu kitap hiç değilse anlamanıza yardımcı olacak.”
    Ross W. Greene

    Kolay Sinirlenen, İnatçı ve Sürekli İtiraz Eden
    Çocukları Anlamak İçin Yeni Bir Yaklaşım!
    Çığlıklar, dinmeyen ağlama krizleri, diretmeler, vurmalar, küfürler ve bunu takip eden okuldan uzaklaştırılma kararları, öğretmen şikâyetleri, huzursuz aile ortamı… Ne zaman geleceğini kestiremediğimiz bu krizler karşısında kendinizi çaresiz, tükenmiş hissediyorsanız… Evde verdiğiniz mücadelenin yanı sıra markette, restoranda, parkta size çevrilen bakışlardan bunaldıysanız… Çocuğunuza dair pek çok kişiden “İlgi çekmek istiyor”, “Damarımıza basıyor”, “Bir problemi var”, “Ailesi çok taviz veriyor” gibi ithamları duyuyor ve hatta içten içe kendinizi de çocuğunuzu bu şekilde suçlarken buluyorsanız…
    Çocuğunuzu anlamak için bundan daha iyi bir zaman olmayacak; şimdi harekete geçin!
    Sosyal, duygusal ve davranışsal zorlukları olan çocuklarla yıllarını geçiren Dr. Ross W. Greene, bu alanda yaptığı araştırmalar ve deneyimlerinden yola çıkarak çocuklarınızın neden bu şekilde davrandığına, bunu neyin tetiklediğine ve onlara çatışmadan nasıl yardım edebileceğinize dair çığır açıcı bir metot geliştirdi ve geleneksel ebeveynlik ve tedavi yöntemlerine meydan okuyan Greene’in bu çalışması onlarca dile çevrildi, pek çok aileye ve kuruma fayda sağladı.
    Siz de bu davranışlara öncesinde müdahale edip pek çok atağın önüne geçebilir, dahası bunu çocuğunuzla iletişim kurarak beraber çözebilirsiniz. Kolay olmayacak. Hızlı olmayacak. Ama çocuğunuzun -ve kendinizin- iyi taraflarını gittikçe daha fazla görmeye başlayacaksınız.
    Her çocuk şayet elinden geliyorsa iyi olanı yapar, siz ona sahip olmadığı becerileri öğrettiğiniz sürece.
    devamını oku

    10,24
  • 1-5 Yaş Çocuğunun Gelişimi Beslenmesi Oyunları

    Sevgili anneciğim,

    Mini minnacık bir battaniyenin içinde beni eve getirdiğin günü hatırlıyor musun? Bana aldığın kıyafetler bile üzerime büyük gelmişti. Belki küçük bedenime bakıp nasıl büyüyeceğimi düşünmüştün. Hatta belki biraz korkmuştun. Oysa aradan aylar geçti ve ben ilk yaşımı doldurdum bile…

    Şimdi seninle yepyeni bir eşiğin girişinde duruyoruz. Bebeklikten çocukluğa doğru hızla yürüyen küçük bir kâşifim artık. Tabii benimle birlikte, bana dair heyecanların, kaygıların ve soruların da büyüyor. Mutlu bir çocuk olmam için her şeyi doğru yapmak istiyorsun.

    Merak etme! Bu konuda en büyük yardımcın yine ben olacağım. Bakımımdan beslenmeme, oyunlarımdan gelişimime kadar bilmen gereken tüm bilgileri tek tek sana anlatacağım.

    İşte çocukluk yıllarımda ihtiyacın olan tüm bilgiler!

    Benim dünyama konuk olmaya hazır mısın?

    Annelerin çocuk eğitimiyle ilgili yakından takip ettiği yazar Hatice Kübra Tongar bu kitabında çocuğun dilinden sesleniyor. 1-5 yaş çocuğunu yakından tanımak, isteklerini ve ihtiyaçlarını anlamak için rengarenk bir başucu kitabı!

    8,90
  • Adım Adım Çocuklarda Cinsel Eğitim

    Anne babaların en zorlandığı konulardan biridir cinsel eğitim… Bir yandan çocuğun hiç tanımadığı duygular ve yardıma ihtiyacı olduğu gerçeği… Diğer yandan ebeveynlik çekingenliği… Neyin hangi sınırlar içinde verileceği tereddüdü… Bazen öyle bir zamanda o kadar acil bir bilgiye ihtiyaç duyulur ki ne herkese sorulabilir ne de öğrenmeden geçilebilir… Kendine has kuralları vardır bu hassas eğitimin… Yanlış verilirse çocuğun duygu dünyasını zarara uğratır… Eksik bırakılırsa yanlışa sevk eder… Uzman Pedagog Dr. Adem Güneş çocuğun mahremiyet hislerini zarara uğratmayan bir cinsel eğitimin nasıl verileceğini bu kitapta anlattı… “Adım Adım” serisinin ilk kitabı Çocuklarda Cinsel Eğitim her anne babanın ihtiyaç duyacağı bilgileri kapsamlı ama aynı zamanda anlaşılır ve pratik bir tarzda bir araya getirdi… Cinsel eğitim nedir? Hangi yaşta verilmelidir? Tuvalete alıştırma döneminde uygulanan yöntemler cinsel gelişime olumsuz etki eder mi? “Kardeşimin neden pipisi yok?” sorusuna nasıl cevap verilmelidir? Çocukları gıdıklayarak, sıkıştırarak, ısırarak sevmenin sakıncası var mı? Çocuğun dizde hoplatılması doğru bir oyun yöntemi midir? Tedavi amacıyla fitil, tampon, krem uygulamasının sakıncaları var mı? Çocuğun başkalarının yanında giyinip soyunmasında bir mahzur var mı? Bunların ve cinsel eğitimle ilgili onlarca sorunun cevabı Adem Güneş’in sıcak ve özgün anlatımıyla okurlarla buluşuyor…

    12,54
  • Adab-ı Muaşeret

    Bâtınî sefer gönülle yolculuktur ki, yer ve gök âleminde, Allahu Teâlâ’nın acâip sun’unda olur. Din yolunun duraklarında ve konaklarında yolculukta bulunmaktır. Mercilerin, Allah adamlarının yolculuğu, böyle bir bâtmî seferdir. Beden varlıklarıyla evlerinde oturmaktadırlar. Fakat yedi kat gök, yedi kat yerden daha geniş olan cennette gönülleri dolaşır, cevelân eder. Ariflerin cenneti o melekût âlemidir ki, ne yolu kesilebilir, ne sonsuzluğuna varılabilir. Ne ziyâreti yasaklanabilir.
    Hak Sübhânehu ve Teâlâ bu gönül yolculuğuna şu davette bulunur: “Onlar, yer ve gök âlemlerine ve Allahu Teâlâ’nın yarattığı şeylere nazar eylemediler mi?” (Araf: 185)
    Eğer bir kişi bu iç âlemin yolculuğundan âcizse ve ondan uzak kalmışsa, zahirî yolculuk yapmalı, bedenini bir yerden bir yere dolaştırmalı. Her yerden bir fayda, ibret edinmeli. Bu da kendi ayağı ile Kabe’ye giden, zahir Kabe’yi gören ve tavaf eden kişiye benzer.

    7,94
  • Ahlak ve Maneviyat Risalesi

    Bu risalenin gayesi Mü’min’in sürekli hatırda tutması ve uygulaması gereken bazı ahlakî ve manevi vazifelerini sade ve sistematik bir şekilde hatırlatabilmek, Mü’min’in günlük muhasebesini yapmasına yardımcı olmak, ahlaki tavırlarını denetleyebilmesine katkı sağlamak, sünnete uygun nafilelerle maneviyatına destek olmaktır.

    2,90
  • Aile ile Bağlanma: Aidiyet

    Insanın en karmaşık ihtiyacıdır aidiyet. Bir yandan özgürlüğe düşkündür insan ruhu, diğer yandan tutunacak dal arar. Tutunabildiği kadar emniyette, tutunamadığı kadar boşlukta hisseder kendini… Çocukluktan başlayıp, yaşamın her dönemini kapsayan aidiyet, kişiliğin temel besin kaynağıdır. Giderilmemiş aidiyet duygusunun en belirgin özelliği, bir daha bağlanmak istemezcesine aileden kopmalardır.

    Pedagog Dr. Adem Güneş, “Tutunma Çabası; Aidiyet’te” çocukluk döneminden itibaren ait olma ihtiyacının duygusal oluşumunu adım adım ele alıyor. Aidiyeti bozan durumlara, aidiyet yanılgılarına, kırılmış aidiyetin yeniden onarılmasına değiniyor. Çocuğun değerler edinimini kolaylaştıran, problem çözme yeteneği geliştiren, sosyal bir birey olmanın yolunu açan aidiyet kavramı ebeveynlere yeni bir pedagojik bakış açısı sunuyor.

    8,90
  • Ailem Benim Her Şeyim

    Göklerin merhamet dolu olduğuna inanıyorum. Biz ise nefsimizin beton çatısını tepemize dikmiş yaşamayı öğreniyoruz. Merhamet… Alem bu temel üzerinde. Eğer toprağa, tohuma hatta kire, lekeye merhamet olmasaydı, su olur muydu? Rengi merhamet, sesi merhamet, pırıltılı, şırıltılı su. Ne duruyorsunuz? Sökün sahte su borularını. Ev ev merhamet şebekesi kurun. Tepelerinizdeki çatıları da yıkın. Göklerle temasa geçin. O zaman göreceksiniz ki acı su borularından kendi kendine tatlı su akacak. Ve başlar üstünde güneşe yol veren kubbeler yükselecek.

    4,90
  • Bağırmayan Anneler

    Anneniz Size Bağırıp Döver Miydi? Benim küçüklüğümde çocukları dövmek, hakaret etmek, bağırmak ‘normal’ kabul edilen bir ebeveynlik davranışıydı. Aileler çocuklarına bu davranışlarda bulunduklarında, şimdinin annelerinin yaşadığı pişmanlık, vicdan azabı ya da hatayı telafi etmek gibi duygular yaşamazlardı. Çünkü o dönem ‘kızını dövmeyen dizini döver’, ‘dayak cennetten çıkmadır’ dönemiydi. Öyle öğrenmişlerdi. Çocuk hata yaptığında ceza verilmeliydi, hatta ceza ne kadar büyük olursa o kadar iyiydi. Mesela çocuğu dövmek demek, ‘bak bu davranışın çok yanlış, o kadar ki seni dövüyorum, canını yakıyorum ki bir daha yapmayasın’ demekti. İşin ironik kısmı, geçmişe dönüp baktığımızda annelerin ya da babaların bizleri dövdüğü, bağırıp çağırdığı, aşağılanmış hissettirdiği anları gözlerimiz dolarak hatırlıyor olmamıza rağmen, neden yaptıklarını –yani vermek istedikleri dersi- hatırlamıyor olmamız. Eminim sizler de belli şeyler hissediyorsunuzdur: Ebeveynin vermek istediği ders unutuldu gitti. Geriye sadece yenilen dayakların ve işitilen azarların soğuk anıları kaldı. İşte bu kitap tam da bunun için yazıldı. Evlatlarımız yıllar sonra geriye dönüp baktıklarında yanaklarına atılmış bir tokadın soğukluğundan çok, yüreklerine dokunan bir annenin sıcaklığını hissetsinler diye… O zaman gelin hep birlikte; Niyet Ettik Niyet Eyledik Bağırmayan Anneliğe…

    9,09
  • Ben Ne Biliim? 90 Soruda Bilimce Eğlence

    Merhaba dostum…
    Sen bu satırları okuduğunda ben rengârenk bir kelebeğe dönüşmüş olacağım. O çiçek senin, bu taç yaprak benim baharın tadını çıkaracağım.
    Ama merak etme, bu kitap sayesinde bilgeliğimin bir kısmını sana aktarıyorum. 90 kafa kaşındıran sorunun cevabını bir bir anlatıyorum.
    Kitabın satırlarında dünyadaki en zor soruların cevaplarını bulacaksın. İnanmıyorsan annene ya da babana sorabilirsin. Göreceksin ki sorularıma cevap veremeyecekler. En azından benim verdiğim cevapları…
    Normalde sana kendini 10 saniyede imha edecek bir not yazardım. Ama söylediklerimi unutabileceğin ihtimaline karşı bu not hep burada kalacak. Kitabı okurken unuttuğun, takıldığın bir yer olursa bu notu yeniden okuyabilirsin.
    Haydi bakalım sıra sende!
    Artık hayatın gerçeklerini öğrenme vaktin geldi!

    7,94
  • Beni Ödülle Cezalandırma

    • Ödül, neden motivasyonu düşürür?
    • Ödülle değerler neden öğretilemez?
    • Ödül, yaratıcılığı neden olumsuz etkiler?
    • Ödül, yapay sevginin bir göstergesi midir?
    • Ödülle büyüyen çocukları ne tür tehlikeler bekler?
    • Mutlu ve başarılı bir çocuk gerçekte nasıl yetiştirilir?

    Bunun gibi merak edilen birçok sorunun yanıtını eğitim bilimci Dr. Özgür Bolat, son 70 yılda yapılan bilimsel araştırma ve gerçek vakalarla net bir şekilde ortaya koyuyor.

    Dr. Özgür Bolat, sadece ödülün görünmeyen gizli zararlarını anlatmıyor; bizlere bir model, pratik çözümler ve uygulamalar öneriyor.

    Kılavuz niteliğindeki bu kitabı okuduğunuzda mutlu, özgüvenli, sorumluluk sahibi ve başarılı bir çocuk yetiştirmek için önemli bir adım atmış olacak, çocuğunuzla ilişkinizde anlamlı değişiklikler yaşayacaksınız.

    DR. ÖZGÜR BOLAT
    Eğitim Bilimci

    gizle

    7,90
  • Bilinçli Aile Olmak

    Evlilik öncesinde veya aile içi iletişimde yaşadıklarınız her zaman tozpembe olmayabilir. Önemli olan, çözüm bekleyen sorunlara nasıl yaklaştığınızdır. Problemleri çözmeye yönelik tavrınız, dünyayı size ve ailenize dar eden sıkıntıları bir anda uzun vadeli mutluluğunuz için fırsata dönüştürebilir. Kitaplarıyla yüz binlerce okura aile içi iletişim konusunda pratik ipuçları sunan Prof. Dr. Nevzat Tarhan, kendinizi ve muhatabınızı daha iyi tanımanız için testlerle başlattığı “Bilinçli Aile” olma yolcuğunuzu, hayatın her aşamasından örnek olaylar ve çözüm önerileriyle destekliyor. Aile içi iletişimde “fırsat eğitimi” kavramını okuyucularıyla paylaşıyor. Bilinçli Aile Olmak, başından sonuna kolay okunabilir bölümler ve elektronik afişlerle desteklenen somut önerilerle, her zaman mutlu çiftler ve huzurlu aileler için…

    7,94
  • Cezasız Eğitim 2

    Çocuk bir türlü söz dinlemiyor, kardeşine kötü davranıyorsa…
    Ödevini yapmıyor, okuldan sürekli şikâyet geliyorsa…
    Aile içindeki sorumluluklarını yerine getirmiyor, yetişkinlere saygısızlık yapıyorsa…
    “Bu davranışların karşılığını görmeli,” deyip cezalandırmalı mı?
    Yoksa “Artık baş edemiyorum,” diye ilaca mı başlamalı?
    Kızarak, azarlayarak, ceza vererek çocuğun davranışları düzeltilebilir mi? Yoksa ceza, yetişkinin çaresizlik gösterisi midir?
    Evet, ceza bir eğitim aracı değil, bir aşağılama davranışıdır…
    Cezasız Eğitim kitabında çocukla çatışmanın onun kişilik gelişimini nasıl etkilediğini, tepkisel hale getirdiğini, öfke kontrolünü bozduğunu… Cezanın kısa vadede işe yarasa da uzun vadede çocuğa değersizlik hissi yaşattığını ayrıntılarıyla anlattık.
    Peki, kızmadan, ceza vermeden çocuk eğitimi olur mu? Olursa nasıl olur?
    Cezasız Eğitim 2’de işte bu soruların cevabını aradık.
    Pedagog Adem Güneş, Cezasız Eğitim 2’de ‘öğrenme’ yerine, ‘edinmeyi’ tarif etti. Edinebilmek için ‘merak-heves-istek’ üçlüsünün önemini anlattı. ‘Kalıcı Öğrenmenin Üç Derinlik Boyutu’na değindi.
    Çocuğun kişilik gelişimini önemseyen anne babalar ve eğitimcilerin bakış açısını değiştirecek bir kitap…

    12,54
  • Çocuk Deyip Geçmeyin

    “Ne kadar değerli insan gördüysem onların çocuğa değer verdiğini de gördüm.
    Çocuğa değer vermek bir lütuf değil, insan olmanın gereğidir. Bu gerekliliğe önem veren ebeveynlerin çocukları hayatla barışık yaşar. Yeri geldiğinde coşkuyla gülebilen, gerektiğinde hüzün duyabilen çocuklardır onlar. Gözleri ışıl ışıl, ‘insan olmanın değerini’ duyarak yaşamış çocuklar…
    Ne kadar sorunlu çocuk gördüysem, hepsinin ‘çocuk deyip geçilmiş’ olduğunu da gördüm.
    Çocuk deyip geçmemek için çocuğun kim olduğunu bilmek gerekir.
    Çocuk kimdir ve nasıl yaşar? Kişiliği nasıl gelişir? Duyguları nasıl oluşur?”
    Adem Güneş Çocuk Deyip Geçmeyin’de bir çocuğun gözünden bakıyor hayata. Her bölümde yeni düşünce ufukları geliştiriyor. Kimi zaman “Dikkat dağınıklığı yoktur, o zaten çocuğun normal halidir” diyor, kimi zaman “çocuk eğitiminin ceza ile olamayacağına” dikkat çekerek yetişkin-çocuk ilişkisinin temeli olan “güven” duygusunun altını çiziyor.

    12,54
  • Çocuk Terbiyesi

    Allah Teâlâ’nın bize verdiği en büyük nimetlerden biri de çocuklarımızdır. Bu nimetin büyüklüğüne oranla imtihan edildiğimiz de bir gerçektir. Bu imtihan süreci henüz onlar dünyaya gelmeden eş seçimiyle başlamakta ve dünyaya geldikten sonra da devam etmektedir. İmtihanı başarıyla sonuçlandırabilmek için onların here anlarıyla bir yöntem dâhilinde ilgilenmek zorundayız. Eğer bu ilgi bir an bile kaybolacak olursa çocukların yaşadıkları çevre/sokak onları istediği gibi yetiştirebilmektedir. Bu anlamda “sokak çocuğu” deyimi eğitiminden anne-babanın elini çektiği metruk çocuklar için kullanılan bir ifadedir. Gerekli eğitim ve öğretim verilmediği zaman köşklerde ve sırça saraylarda yetişen çocuklar dahi niteliksel anlamda “sokak çocuğu” olabilirler.

    7,90
  • Doğal Ebeveynlik

    Bugün çocuklarda karşılaşılan problemlerin çoğunun temelinde, çocuğun kendi gibi olmasına izin verilmemesi yatar.

    Çocuk içinde hissettiği coşkuyla sağa sola koşacak olsa “Bu çocuk hiperaktif mi ne, bir türlü yerinde durmuyor” ikazlarının, bir şeyleri merak edip birkaç soru sorsa “Amma meraklısın sen de yani…” diye alaya almaların, kendisi için seçilen bir kıyafetin rengini beğenmediğini söylese “Sana elbise alanda suç zaten” şeklindeki bastırmaların, bir yemeğin damak tadına uymadığını ifade edecek olsa “Sende de hiç zevk yokmuş” gibi aşağılamaların normal kabul edildiği bir toplumda, çocuğun kişiliğini koruma mücadelesi her anne babanın insanlık görevidir.
    Bu kitapta çocukların davranışları “öğrenme”sinin değil “edinmesi”nin, bir başkasını taklit ederek değil kendi “irade”sini ortaya koyarak istenen davranışları kazanmasının yolları üzerine ufuk açıcı bir anlayışla karşılaşacaksınız.

    11,39
  • Eğitim: Bir Kitle İmha Silahı

    Eğitim: Bir Kitle İmha Silahı adlı çalışma, John Taylor Gatto’nun, geleneksel okul eğitimi yaklaşımlarına geliştirilen eleştirilere eklediği tüyler ürpertici bir metafor… Gatto bu çalışmasında, okulun insana verdiği zararın rasyonel ve kasıtlı olduğunu gösteriyor. Gatto’ya göre modern pedagojinin esas işlevi, nüfusu yönetilebilir kılmak. Zorunlu eğitim tuzağından kurtulmayı başarabilmiş insanlara ilişkin örneklerle dolu bu kitap, kişisel potansiyeli gerçekleştirmenin temel şartının farklı bir yetiştirilme ve beceri edinme şekli ile mümkün olabileceğini ortaya koyuyor. Gatto buna, “açık kaynak öğrenme” adını veriyor. Acil sorunlara cevap veren ve bazı tartışmaları da beraberinde getireceği muhakkak olan bu kitap, mevcut eğitim sistemine dair şüphelere sahip olan herkesin ilgisini çekecek.

    11,90
  • Entella

    Peki, sen, ey arkadaşım, sen!
    Benim derdim seninle.
    Senin özgürlüğün nereye kadar?
    Sen ne zaman özgür olacaksın.
    Ne zaman kurtulacaksın, seni kendine köle yapan sistemden?
    Ne zaman kurtulacaksın, ömrünü kemiren boş işlerden?
    Ne zaman isyan edeceksin, seni dünyaya her geçen gün daha fazla bağlayan hedeflere.
    Biriktirmek, biriktirmek ve hiç paylaşmamak; zevke dalıp ümmeti unutmak nereye kadar?
    Elbette biz, arkadaşım, biz. Bizim bu gidişimiz nereye kadar?
    Fe eyne tezhebuun? Nereye bu gidiş? Nereye bu gidişimiz?

    5,90
  • Hayırlı Çocuk Yetiştirmek

    Çoktandır unuttuğumuz veya unutulmaya yüz tutmuş bir kavram “hayırlı evlat”.İşte yazar Hakan ÜZÜM bu kavramı,değeri yeniden gündeme getiriyor.Bu kitap ,hızla hayatımızı yönlendirmeye başlayan yazılı ve görsel medyaya rağmen bazı şeyleri tekrar hatırlatıyor bizlere.Helal lokma ile çocuk yetiştirmenin faziletini,çocuk üzerindeki etkilerini,Hz.Peygamber’in çocuk yetiştirmede takip ettiği metodları,bu konuda ki hadisi şerifleri ayrıntılı ve herkesin anlayabileceği bir dille anlatıyor yazar.Ve bununla da yetinmeyerek modern psikolojinin tesbitlerine de yer veriyor bu kitap.
    Özetle söylemek gerekirse çocuğunun iki dünya saadetini,mutluluğunu düşünen her anne babanın okuması ve uygulaması gereken kriterler,esasları bir araya getiren bu kitabın bütün anne babaların başucunda olması gereken bir kaynak olacağına inanıyoruz.

    7,94