Molla Cami

Molla Cami İran'ın Cam kasabasında dünyaya geldi. İmam-ı Muhammed Şeybani hazretlerinin soyundan gelmektedir. Gerçek ismi Abdürrahman bin Nizameddin Ahmed'dir. Cami ve Mevlana lakapları ile anılır. Anadolu'da Molla Cami ismi ile bilinir. Medrese eğitimi almış ve Ali Kuşçu ile bilikte matematik problemleri üzerinde çalışmıştır. Tasavvuf'un önemli isimlerinden biridir. Felsefe eğitiminin yanında etkili Arapça şiirler de yazmıştır. Molla Cami zamanının tüm evliyaları ile görüşüp eğitim alırdı. Bir defa okuduğu kitabı asla unutmazdı. Dünya malına meyletmez ahiret hayatı için çalışırdı. Dönemin sultanlarına vezirlerine yazdığı mektuplarda hep iyiliği, hayrı ve adaleti tavsiye ederdi. Molla Cami 898 yılında Muharrem Ayının on sekizine rastlayan Cuma günü dostlarından Kuran-ı Kerim dinledi ve vefat etti.

  • Peygamberlik Müjdeleri ve Mucizeleri

    Peygamberlik Müjdeleri ve Mucizeleri / Şevahidün Nübüvve Molla Cami İncelediğiniz eserin müellifi olan Mevlânâ Abdurrahman Cami hazretleri İslâm kültür semasının parlak yıldızlarından olup, sultanlara bile el öptürecek bir yüksekliğe erişmiş dehâ çapında bir âlim, edip, şair ve gönül sultanı idi. Sadece yaşadığı ülkenin hükümdarları değil, bütün Müslüman devletlerin padişahları ve ileri gelenleri ondan feyiz ve himmet almak için can atarlardı. Asıl sultan ol hazret idi ve saltanatı halen devam etmektedir. Çünkü ilim, aşk, edeb ve hikmet âleminin saltanatı ölümle sona ermez. Resûlullah’ın (s.a.v.) mu’cize ve harikulade şeylerini duymak, insanların îmanına asıl sebep veya yakînlerinin artmasına vesile olmaktadır. Bunun için din âlimleri insanların îmanlarının yakîn hasıl etmesi, sünnete uymaya teşvik olması, Resûlullah’a (s.a.v.) muhabbetin artması için peygamberlik delillerinin anlatılması ve risalet sahicilerinin yazılması hususunda birçok kitaplar telif ve tasnîf etmişlerdir. Bunlardan biri de, sonra gelen(müteehhirîn) âlimlerin büyüğü, ilim denizine dalanların reisi, ışıklı yolun aydınlatıcısı ve şerî’at ve tarikat mesleklerinin yolcusu Mevlânâ Abdurrahman Câmî (tegammedehullahu teâlâ bilutfihi’s-sâmî) eski kitaplardan ve yeni risalelerden sahih, meşhur haberleri alarak; ŞEVÂHİDÜ’N-NÜBÜVVE Lİ-TAKVİYETİ EHÜ’L-FÜTÜVVE adlı bu kitabı yazmıştır. Kulların en aşağısı ve acizi Osman oğlu Mahmud Lâmi’î (Allahü teâlâ bu ikisinin günahlarını afvetsin) bu kitabı baştan sona kadar okumakla müşerref oldum. Muhabbetin kuvvetlenmesindeki faidelerinin sayısız olduğunu gördüm. Resûlullah’a (sallallahü aleyhi ve sellem) uymanın sonsuz güzelliklerini buldum. Ustad-ı Kâmil ve İmam-ı Fadıl Mevlânâ Abdurrahman Câmî’nin (kuddise sırruh) bu kitabın tasnifinde çok zahmet çektiğini müşahede ettim. Açık, mu’teber, faydalı ve kısa olması için çeşitli rivayetleri ve türlü isnadları almadığını gördüm. Resûlullah’ın (sallallahü aleyhi ve sellem) mu’cizelerinden sonra, Ashâb-ı Kiramın, Tabiîn ve Tebe-i Tabiînin (aleyhimürrıdvân) âdet dışı işlerini ve kerametlerini de mu’cize kabilinden yazmıştır. Çünkü «Velînin kerameti nebinin mu’cizesidir» denilmiştir. Ümmette parlayan fazilet ve keramet nurları, tâbi olmak dolayısıyla, hakikatte Peygamberin parlak nurlarıdır. Bunun için ümmetten hâsıl olan kerametler, Peygamberimizin (sallallahü aleyhi ve sellem) mu’cizelerinden sayılmıştır. Mevlânâ Câmî (kuddise sırruh) bu kitabı Fars diliyle yazmıştır. Herkesin okuyabilmesi için Türkçeye çevirdim. Allahü teâlânın kereminden müyesser ettiği faydalı sırları ve kıymetli kitaplarda bulduğum sahih haberleri de bu kitaba derc ettim. Allahü teâlâ doğru yolda yürüyenleri muvaffak eder. O duaları kabul edicidir. Yanılmaktan ve hata yapmaktan, O’nun ismetine sığınır, O’na tevekkül ederiz. Ümid olunur ki, Hak teâlâ kereminden ve herkese saçtığı nimetlerinden, bu kitabı okuyup mu’cizeleri mülahaza etmekle şereflenen aşık ve sadık taliplerin ve din kardeşlerimin kalplerini yakîn ve iz’an nurları ile doldurup mesrur eyleye! Amin yâ Mûcibe’s-sâilîn! Bu kitapta bir mukaddime, yedi bölüm ve bir hatime olmak üzere dokuz bölüm vardır. Kısaca bu bölümlerde nelerden bahsedildiğini açıklayalım: • Mukaddime: Nebî ve Resul kelimelerinin mânaları ve bunlara bağlı bazı şeyler hakkındadır. • Birinci bölüm: Resûlullah’ın (sallallahü aleyhi ve sellem) doğumundan evvel peygamberliğine müjde olan alâmetler hakkındadır. • İkinci bölüm: Doğumundan bi’sete (peygamberliğini ilana) kadar meydana gelen, peygamberliğine şahid olan alâmetler hakkındadır. • Üçüncü bölüm: Bi’setten hicrete kadar meydana gelen, peygamberliğine delil olan mu’cizeler anlatılmaktadır. • Dördüncü bölüm: Hicretten vefatına kadar meydana gelenler bildirilmektedir. • Beşinci bölüm: Vefatından sonra olan ve ayrıca zamanı kal’i olarak belli olmayan veya bir vakte mahsus olmayan alâmetler hakkındadır. • Altıncı bölüm: Ashâb-ı Kiram ve evlad-ı izamdan meydana gelen kerametler anlatılmaktadır. • Yedinci bölüm: Tabi’în ve Tebe-i Tabiîn ve büyüklerden meydana gelenler hakkındadır. • Hatime: Din düşmanlarının dünyada gördüğü cezalar anlatılmaktadır.

    11,39
Open chat
Wie können wir Ihnen behilflich sein?