Cezve Kitap

  • Çocukluğun Keşfi

    Çocuk eğitimi, yalnızca çocuğun eğitilmesine yönelik bir kavramsallaştırma değildir. Anne ve babanın bilinçlenmesiyle başlayan uzun bir yolculuktur bu. Dahası bugün, anne babanın çocuk eğitiminde bilinçlenmesinden de öte, insanın kendini bireysel anlamda fark etmesini kapsayan bir yolculuktan söz etmekteyiz. Bu farkındalık, bireyin kendi çocukluğunu keşfetmesiyle adım adım kazanılacaktır. Kitapta, bu keşif yolculuğuyla tanışacaksınız. Önce adım adım çocuğu tanıyacak, sonrasında kendi çocuğunuzu nasıl keşfedebileceğinizin ipuçlarını bulacaksınız.

    10,24
  • Çocuk Kalbinde Kur’an

    Çocuklarının Kur’an-ı Kerim öğrenmesini isteyen ebeveynlerin ve Kur’an eğitimcilerinin genelde kendi kendilerine sordukları ilk soru “Nasıl Kur’an okumayı öğreteceğim?”dir. Halbuki ilk sorumuz ‘”Kur’an-ı Kerim’i nasıl sevdirebilirim?”olmalı. İşte bu kitap, Allah’ın izniyle; “Çocuk Kalbinde Kur’an” sevgisini yeşertebilmek duasıyla yazıldı. Kur’an öğretimine başlamadan önce, her ebeveyn ve eğitimcinin okuması gerektiğini düşündüğümüz bu kitapta; çocuklara sevdirerek Kur’an öğretmek için nasıl bir yol izlemeniz gerektiği hakkında pek çok fikir edinebilirsiniz.

    8,90
  • Çocuklara Oyunlar Eşliğinde Kur’an-ı Kerim Öğretme Teknikleri

    EĞER SİZ DE; “Çocuğuma/ öğrencime Kur’an okumayı öğretmek istiyorum ama nasıl yapacağımı bilemiyorum.” “Öğretme işini sevdirerek nasıl yapabilirim?” “Kuran öğretimine başladık ama sıkılıyor. Kur’an çalışmaya koşarak gelmesini nasıl sağlayabilirim?” ‘’Bütün harfleri öğrendik, cezm konusuna gelince takıldık. ‘Cezmi görünce harfleri çarptır.’ diyorum ama yapamıyor. Bu konuyu, başka nasıl öğretebilirim?” “Anlatıyorum, anlatıyorum ama anlamıyorlar sanki.” ‘’Ben de oyunlarla Kur’an okumayı öğretmek istiyorum ama hiç oyun üretemiyorum.’’ Diyorsanız, doğru kitabı elinizde tutuyorsunuz demektir. Çünkü bu kitapta; harfleri, harekeleri ve daha fazlasını öğretmek için uygulayabileceğiniz birçok teknik ve oyun önerisini bulabileceksiniz. Her çocuk öğrenir; yeter ki biz doğru yöntemleri kullanalım ve çocukların GÖNLÜNE GİRMEYİ BAŞARALIM. İşte bu kitapta, çocuklara Kur’an okumayı “ÖĞRETMEK”ten önce, onu “SEVDİRMEK” hedeflendi. Bunun için de çocuğun gönlüne açılan her kapının anahtarı olan “OYUN” kullanıldı. Kur’an öğretimine başlayacak her ebeveyn ve eğitimciye can-ı gönülden tavsiyedir.

    10,90
  • Ebeveynlik Tefekkürleri

    Bu kitap, Kur’an’daki hikmet okyanusunu hayatına damla damla akıtmak isteyen bir hafize tarafından kaleme alındı. Yaradan perspektifinde iyi bir kul olmak, “tam şu an”da yaşadığımız imtihanı kulluğumuza yaraşır bir biçimde ağırlamaktan geçiyor. Yazarın kişisel yolculuğunda bu hikmet okyanusu, ebeveynlik serüvenine denk geliyor.
    İyi ile kötünün anlamını Kur’an’ın ayetlerinde arayan bir hafize için, iyi bir ebeveyn olmanın karşılığı, kuramcıların hipotezlerinden çok daha ötede, iyi bir kul olmaktan geçiyordu. Artık, her ayetini ezberlediği Kur’an’ın insana verdiği değeri özümsemeden, ebeveynliğin ehemmiyetini idrak edemeyeceğini biliyordu.
    Bu kitap, varmayı dert edinmeksizin, okyanusun bizatihi kendisine talip olmaya davet ediyor. Ancak dalmaktan korkmayanlar okyanusun kalbindeki incileri keşfedebilirler. Geçmişin yüklerinden kurtulmak da geleceğin kuruntularından sıyrılmak da “an”ı tefekkür etmekle mümkün. Ne ki, biz dalarken incilere değil, bu okyanusta telaşsızca tefekkür etmeye taliptik.
    devamını oku

    9,09
  • Çocuklar ve Çiçek Mezarlıkları

    Karşınızdaki çocuk; bir yaban mersini, papatya, gündüzsefası, cennetkuşu çiçeği, gelincik, gök sarmaşığı ya da yeşil kanatlı yabani orkide olabilir. Hepsinin farklı ihtiyaçları, farklı hassasiyetleri vardır. Onlardan rengârenk tarhlar yerine, kasvetli çiçek mezarlıkları yaratmak istemiyorsanız başkasının çizdiği otoyolları, sizi gitmenizi istedikleri yerlere doğru yönlendiren işaretleri, politize olmuş düşünce kalıplarını, karmakarışık çizgilerle dolu haritaları ve bilindik yollardan gitme konforunu terk edin. Çocukların kendi yollarını çizmelerine ve kendi ruhlarını bulmalarına izin verin. Gölgesinde nefesleneceğiniz bir ulu çınar, bir yönder, bir bilge bulun. Birbirinizle yaptığınız iyi şeylerin ve güzelliklerin mayalarını paylaşın, emanetler alın ve emanetler verin. Ezilmemiş otlarla örtülü yeşil bayırlara tırmanın, taşları kaldırıp altlarına bakın. Mısır, pancar ya da pamuk tarlalarında başıboş dolaşın. Karşılaştığınız ıssız kulübelerin kapılarını tıklatın. Sükûtu sevin ve yüceltin. Sol yanınızda hiç durmadan atıp duran ve sesini size duyurmaya çalışan o ritmi dinleyin.

    devamını oku

    9,09
  • Bilinçaltınızdan Gelen Ebeveyn

    “Anlamsız şeylere öfkelenirken buluyorum kendimi.”
    “Çocuklarıma böyle davranmamın yanlış olduğunu biliyorum ancak kendime engel olamıyorum.”
    “Kendime söz veriyorum ama buna rağmen her gün öfke patlaması yaşıyorum.”
    “Asla annem gibi olmayacağım, derdim ama gittikçe anneme benziyorum.”
    “Bazen bir gülüş, bir bakış, bir el hareketi sinirlenmeme yetiyor.”
    “Anneme ve babama şimdi hak veriyorum.”
    “İyi ki zamanında bana o cezaları vermişler, aksi halde bu konumda olmam mümkün olmazdı.”
    “Çocukluğuma dair pek bir şey hatırlamıyorum.”
    “Çok mutlu bir çocukluk geçirdim, hiç travmam yok.”
    “Ebeveynlerimizin zamanında pedagoji mi vardı?”
    “Aslında ebeveynlerim iyi insanlar ama o dönemde cehalet varmış.”
    “Biliyorum ama uygulayamıyorum.”
    Bu cümleler yaşamınızda ne sıklıkta yer alıyor? Hayatınızda tekrar edip duran döngüler mi var? Her seferinde çocuğunuzla yemek, uyku ya da ödev gibi konularda birbirine benzeyen tartışmalar mı yaşıyorsunuz? İlişkilerinizde hep aynı konularda tartışmaktan bıktınız mı? Tüm bu döngüler bilinçaltınızın “kader” adı altında karşınıza çıkması olabilir mi?
    Kendi içinizde bir yolculuğa çıkmaya, bilinçaltınızın anlatmaya çalıştıklarını duymaya ve bu farkındalıklarla kendi üzerinizde çalışıp hayatınızı dönüştürmeye ne dersiniz?
    devamını oku

    10,24
  • Kim Öldürdü İçindeki Öğrenme Aşkını ?

    Dil öğrenmek yalnızca bir dili konuşmak değildir. Önce kendinle olan iletişim dilini keşfetmektir. Bütün öğrenmelerin aynı aşamalardan geçtiğini görmektir.
    Bu kitap bir yabancı dili öğrenir gibi yeni bir sevgi dilini de, merhamet dilini de, iletişim dilini de öğrenebileceğimizi göstermek için yazıldı.
    Her şeyi her yaşta öğrenmek mümkün. Yeter ki içimizdeki öğrenme aşkı bitmesin. Kendimize koyduğumuz setleri aşamıyorken, bahanelerimizden dağlar oluşmuşken ihtiyacımız olan şey yapabileceğimizi hatırlatan bir dost sıcaklığı.
    Sizde merak ve öğrenme aşkı varsa, gerisini de biz yazdık. İçinizdeki setleri kırın, dağları aşın diye..
    devamını oku

    11,39
  • Mükemmel Annenin El Kitabı

    “Gündüz ne zaman büyüyecekler,
    Gece ne çabuk büyüdüler diye ağlayan tüm annelere..”
    Arka Kapak Yazısı :
    Mükemmel anne olmayı hedefleyenlere,
    Mükemmel anneliği ıskalayanlara,
    Yeni doğum yapanlara,
    Planladığı gibi doğuramayanlara,
    Sütü olup emziremeyenlere,
    Emzirip sütü gelmeyenlere,
    Vicdan azabından uyuyamayanlara,
    Gece boyu nöbet tutanlara,
    Ayağında sallayarak uyutanlara,
    İki kaşık yedirmek için kırk takla atanlara,
    Lohusa topuzu ile yaşayanlara,
    Birlikte büyüsünler diye ikinciyi düşünenlere,
    Sonra birlikte delirenlere,
    Yardımsız çocuk büyütenlere,
    Dışarıda çalışanlara,
    Evde çalışanlara,
    Üç saatlik uykuyla dünyayı kurtaranlara,
    Pes edenlere,
    Gülenlere,
    Ağlayanlara,
    Gündüz ne zaman büyüyecekler,
    Gece ne çabuk büyüdüler diye ağlayan tüm annelere…
    “Hepsi geçecek…”
    devamını oku

    10,24
  • Acemi Yetişkinler Güçlü Çocuklar

    “Çocuğum çok huysuz, sürekli hırçın davranıyor.”
    “Evlatlarım beni hiç dinlemiyor, dediklerimi yapmıyor.”
    “Bu kız hiç ders çalışmıyor.”
    “Oğlum ergenlik dönemine girdi, hiç anlaşamıyoruz.”
    “İşten güçten çok bunaldım, neyi önceleyeceğimi bilemiyorum.”
    Bu cümleler size de çok tanıdık geliyor mu? O zaman doğru yerdesiniz! Haydi, bunlara hep birlikte çözümler arayalım mı?
    Kapağı çevirdiğinizde yaşadığınız zorluklar konusunda yalnız olmadığınızı göreceksiniz ve fark edeceksiniz ki bazı sorunların çözümleri ne kadar da kolaymış.
    Derdimiz ne büyüklere gereksiz yükler yüklemek ne de küçükleri fazlaca yüceltmek. Derdimiz insanı, beni, seni ve bizi anlama çabası…
    Aile danışmanı Gonca Anıl’ın uzmanlık taslamayan samimi üslubuyla ele aldığı duyguların renkli, keyifli ve bir o kadar da sarsıcı dünyasına hoş geldiniz.
    devamını oku

    7,94
  • Kariyer de Yaparım Babalık da

    “Unutmayın! Yetişmiş olduğunuz ortamda çocuk yetiştirme noktasında görmüş olduğunuz davranış ve yaklaşımlar çoğu zaman masum gibi görünse de aslında farkında olmadan çocuğunuza fiziksel ve ruhsal şiddet uyguluyor olabilirsiniz. Mesele sadece bundan ibaret de değil. Bu eserin, baba olma yolunda başvurabileceğiniz ender kitaplardan bir tanesi olduğunu düşünüyor ve Ebubekir ERTEM Beyefendiye şükranlarımı sunuyorum.” Numan SUNAL “Çocuğu eğitmek değilmiş maksat, çocukla beraber kendini eğitmekmiş. Bilmek ayrı uygulamak apayrı bir durummuş. Nasıl, niçin diye sorgusuz çocuğa kendini bırakma yolunu gösterdiğiniz için sonsuz teşekkürler.” Harun YAĞMUR “Çocuk eğitimi konusunda “Babalar Okulu” programı ile bir ilke imza atan kıymetli hocam Ebubekir Ertem’den yine biz babalar ve baba adayları için başucu bir eser. Emanetlerimize karşı olan sorumluluklarımızda bu görevin sadece annelere ait olmadığını, babaların da bu süreçte aktif rol alması gerektiğini bizlere hatırlatan ve bu alanda çok ihtiyaç olduğuna inandığım bu başarılı eseri tüm okurlara tavsiye ediyorum.” Mustafa DAĞTEKİN “Aynı anda hem değerlerinin, hem de ideallerinin peşinden gitmenin en samimi, güler yüzlü ve yumuşak gönüllü örneklerinden biri benim için sevgili kardeşim Ebubekir. Yavrularımızın, hayatları için en büyük hazırlığı tamamlamalarına, yani annelerinden güven duygusunu almalarına destek olmak isteyen babalar için “açıp okunması” gereken bir esere imza atmış… İstifade edebileceklere ulaşması dileklerimle…” ÖZGÜR SALUR

    9,09
  • Salyangoz Avcıları / Şehir Günlükleri 1

    Fesleğen Köyü’ne hoş geldiniz! Bu köyde inekler çikolatalı süt veriyor, insanlar tuzlu-kremalı çaylar içiyor ve tereyağında demlenmiş salyangoz dolması yemeye bayılıyor! Balina kemiğinden yapılmış evlerde her gün bambaşka maceralara atılan çocukların ise tek bir günü bile sıradan geçmiyor! Günün ilk ışıklarıyla büyülü bir kayığa binerek binlerce yıl öncesine giden çocukların bu masalsı yolculuğuna eşlik etmek ister misiniz?

    8,90
  • Balkabağı ile Dünya Seyahati / Şehir Günlükleri 2

    Bir gün yaşadığınız yerde her şeyin tepetaklak olduğunu görseydiniz ne yapardınız? Hemen her yere dikilen ve insanların ne yapmaları gerektiğini söyleyen “Buraya Bakarlar” levhaları, karanlık çöktüğünde ortaya çıkan gölge adamlar, ürkütücü ormanlar ve düşlerini kaybetmiş insanlar düşünün…. Tüm bunların sebebini öğrenmek ve yeniden doğuşun büyülü öyküsünü yazmak istemez miydiniz? İsterdiniz değil mi? Kahramanlarımız da istiyor ve Kayıp Hayaller Hapishanesi’ne doğru zorlu bir yolculuğa çıkıyorlar. Ama umut hep var. Balkabağı ile Dünya Seyahati, hayalden sıyrılan bir hayatın nasıl yaprak gibi boşlukta savrulup kuruduğunu çarpıcı bir şekilde anlatırken bir yandan da düşlerin peşinden gitmenin, umuda ve hayale sarılmanın önemini fısıldıyor. Hayat da zaten gizemle, düşle ve umutla harmanlanmış bir armağan değil mi?

    9,09
  • Başka Bir Dünya

    Billur bir deniz kenarı, atıklardan arınmış bir toprak, dallarına neşeli kuşların tünediği bir ağaç gölgesi, bahçelerinden taptaze bir bahar havası yeşerten evler, doğaya minnet duyan güler yüzlü insanların yaşadığı bir kent mümkün mü? Yani, başka bir dünya mümkün mü? Bu masal, değişime kendilerinden başlayarak yeniden doğuşun büyülü bir öyküsünü yazan olağanüstü iki karakteri, onların farkındalık dolu yaşamlarını ve toprağa dayalı mücadelelerini anlatıyor. Dünyamızı korumak ve ona iyi bakmak için hepimizin yapabileceğini bir şeylerin olduğunu, bir insanın değişmesiyle dünyanın bambaşka bir yer hâline gelebileceğini kulağımıza fısıldıyor. Dinlemeye hazır mısın?

    7,94
  • Ne Yediğinizi Biliyor Musunuz? / Gıda Dedektifi

    “Kapakta gördüğünüz bu şeker çocuğunuzda aktivite ve dikkat bozukluğuna sebep olabilir.”
    Bu uyarı aslında çocuklara yönelik üretilen bu şeker gibi yüzlerce ürünün etiketinde “yasal uyarı” olarak yer alıyor. Çünkü yıllar önce tekstil ve boya sanayiinde kullanılan petrol bazlı kimyasallar renklendirici adı altında endüstriyel ürünlerde kullanılıyor. Sorun renklendiriciler ile sınırlı değil. Geçtiğimiz 50 yılda tüm dünyada etkisini gösteren gıda endüstrisi kullandığı yüzlerce katkı maddesiyle bugün toplumları yaygınlaşmış ve sıradanlaşmış “ürünleriyle” resmen kuşatıyor. İnsanlık tarihinin hiçbir evresinde tüketmediklerini tüketiyor ve sağlık sorunları katlanarak artıyor.
    Son 50 yılda toplumumuzu da etkisi altına alan gıda endüstrisi sürecine bilimsel kaynaklar, makaleler ve arşivler üzerinden tek bir soru temelinde ışık tutmaya çalışıyoruz: Ne yediğinizi biliyor musunuz?
    devamını oku

    9,09
  • Huşu Ağacı

    Ben gönüllere satırlarımla bir huşu ağacı tohumu ektim. Yürekler Yaradan’ın sevgisiyle gölgesinde dinlensin, kuşlar meyvelerinden şifalansın ve dallarında dinlensin, çocuklarsa kabuklarından kayık yapıp yüzdürsün.
    Dilerim bu tohum kocaman bir ağaca verilir ve huzura aç gönülleri gölgesinde birleştirir. Zaten Yaradan kendi kelamı ile de müjdelemiştir: “Kalpler ancak Allah’ı anmakla huzur bulacaktır.”
    Bu kitap huzuru aramak için kendi içine yolculuğa çıkan gönüllerin hikâyesidir. Ne demiş Tabduk Emre? Uyanma vakti geldiyse bir uyandıran olur elbet. Kimine Hızır kimine uçan kuş kimine biten ot kimine açan çiçek kimine akan su kimine dilsiz taş… Kim bilir belki de sizi uyandıran Huşu Ağacı olur.

    9,09
Open chat
Wie können wir Ihnen behilflich sein?