Altın Kitap

  • Hanımlara Özel Gün Defteri

    Elinizdeki bu çalışma, bir kadının doğumundan ölümüne kadar kendisini ilgilendiren fıkhi mevzulardan ziyade kadınların mahrem konularından biri olan özel hallerine dair hazırlanmış bir eserdir. Bir fıkıh kitabı niteliğinde olmayıp tek bir mesele üzerinde çalışılmıştır. Hedefimiz bu çalışmanın; Ümmü Hanifelere hazırlanan Ümmetimiz’in Ebu Hanife’ye uzanan köprüsünde bir boşluk doldurmasıdır.

    10,24
  • Cehennem (Karton Kapak)

    Harvard Üniversitesi Simgebilim Profesörü Robert Langdon başından vurulmuş bir halde hastane odasında gözlerini açar. Ne buraya nasıl geldiğini ne de nasıl vurulduğunu hatırlamaktadır. Camdan gördüğü manzara karşısında altüst olan profesör, evinden binlerce kilometre uzakta, Floransa’da olduğunu anlar. Yaşadığı korkunç baş ağrısına eşlik eden tek şey; sürekli kâbuslarında gördüğü kan kırmızısı bir nehrin karşısından kendisine seslenen gümüş saçlı güzel bir kadın ve toprağa baş aşağı gömülü can çekişen bedenlerdir. Langdon gördüğü kâbusları anlamlandırmaya çalışırken kadın bir suikastçı tarafından takip edildiğini, kendine tedavi uygulayan doktorlardan biri gözlerinin önünde vurulunca anlar. Hastanede görevli diğer doktorlardan biri olan Sienna Brooks’un o ölüm kalım anında yardım etmesiyle hayatta kalır. Simgebilim profesörü kendini bir anda ipuçlarını Dante’nin cehenneminde bularak çözmesi gereken korkunç bir senaryonun içinde bulur. Floransa’nın tarih kokan dar sokaklarından Venedik’in muazzam bazilikalarına uzanan semboller zinciri Langdon’ı insanlık tarihini sonsuza dek değiştirebilecek bir mekâna sürükler. Burası üç imparatorluğun merkezi olmuş, insanlık tarihi kadar eski, dünyanın incisi İstanbul’dur. Ve bu şehirde ya insanlık tarihi baştan sona yeniden yazılacak ya da bunu yazacak hiç kimse kalmayacaktır… Diz çök kutsal bilgeliğin yaldızlı mouseion’unda ve kulağını yere daya, dinle suyun şırıltısını.Batık sarayın derinliklerine in, orada, karanlığın içinde bekler khthonik canavar kan kırmızı sularına gömülmüştür lagünün ki yansıtmaz yıldızları…

    12,54
  • Melekler ve Şeytanlar (Da Vinci Şifresi Yazarından )

    Çok eski gizli bir kardeşlik örgütü, dünyayı yok edecek ölümcül yeni bir silah, Akıl almaz bir hedef , ” Dan Brown’ın yeni eseri hızlı temposuyla soluk kesiyor. ” Claney ve Cussler’in gerilim dolu romanlarıyla kolayca boy ölçüşebilecek güçte. Baştan sona okuyucuyu gerçek olduğuna inandıracak kadar heyecanlı bir maceraya sürüklüyor. Melekler ve Şeytanlar okuyucuların asla unutamayacakları bir roman.” Book Browser Reviews ” Muhteşem ! Kahramanlar çok güçlü…Kurgu şaşırtıcı, baş döndürücü,hareketli ve sürprizlerle dolu… Vay canına ! ” New Hampshire Sunday News ” Dan Brown bu kez Vatikan entrikaları ile yüksek teknoloji oyunlarını içeren, şoklar yaratan, okuyucuyu ip cambazı gibi tel üstünde tutan, Medicileri bile aratmayacak kadar sinsi karakterlerle dolu, temposu sesten hızlı bir eser yaratmış ! ” Publishers Weekly ” Gerilim dolu bir kedi fare kovalamacası, ölüm kalım savaşı , aşk, din, bilim, cinayet, mistisizm, mimari ve aksiyon… Melekler ve şeytanlar patlamaya hazır bir BOMBA ! ” Kirkus Reviews <<

    12,54
  • Mış Gibi

    Ramon resim yapmayı çok severdi. Nerede olursa olsun Ne zaman olursa olsun Her şeyin resmini yapardı. Resim yapmak Ramon’a mutluluk verirdi. Sınırsız hayal gücü kalemin beyaz bir sayfayla buluştuğu an coşarcasına harekete geçerdi. Ancak ağabeyi yüzünden bu coşkusu bitiverdi, artık çizemiyor, hep mükemmeli arıyordu. Kız kardeşi “doğru” resim yapmaya çalışmasının anlamsız olduğunu; denizmiş gibi, dağmış gibi, balıkmış gibi çizdiği tüm kendine özgü resimlerin ona zenginlik kattığını söylediği gün Ramon mutluluğu yeniden yakaladı. Peter H. Reynolds, Mış Gibi adlı öyküyle gizli kalmış yeteneklerin ortaya çıkmasına ışık tutarak bize içimizdeki yaratıcı gücü ateşlememizi söylüyor.

    10,24
  • Nokta

    “Bir nokta yap. Bakalım seni nereye götürecek.”
    Vashti’nin öğretmeni onu incitmeden, resim çizerek duygularını anlatabileceğini söyledi. Ama Vashti resim yapamıyordu, o bir ressam değildi. Bunu kanıtlamak için Vashti boş bir kâğıda öfkeyle bir nokta yaptı.
    “İşte!”
    Bu minicik nokta Vashti’nin yeteneğini keşfetme yolculuğunun ilk adımı oldu.
    Peter H. Reynolds bu minicik nokta masalıyla hepimizin içinde varolan yaratıcı gücümüzü dışa vurmamızı sağladı.
    Minicik nokta bir başlangıçtır…
    devamını oku

    7,94
  • Düşünce Gücüyle Tedavi

    Düşündüğünüz her şeyin, yaşayacağınız her şeyin belirleyicisi olduğunu hiç düşündünüz mü?
    Louise Hay “Düşünce Gücüyle Tedavi” adı altında kaleme aldığı kitabında bu düşünceden yola çıkarak yepyeni bir dünyanın kapılarını açıyor. Bu öyle bir dünya ki sevginin ve özgüvenin temelleri üzerine kurulu. Ve sevgiyle özgüvenin başaramayacağı hiçbir şey yok. Kitabı okumaya başladığınız anda, gerçekten bir şeylerin değişmesi gerektiğini farkediyor ve olumlu bir değişim içine girdiğinizi hissediyorsunuz. Bu bir tür düşünce tedavisidir. İyi, olumlu ve gerçek. Bugüne kadar başınıza gelen tüm olumsuzlukların ve hastalıkların, kendi kendinize ürettiğiniz olumsuz düşüncelerden kaynaklandığını söylüyor. Hay. Bundan sonra yaşayacaklarınızın sizi memnun etmesini mi istiyorsunuz? Bu kitabı okuyarak bir başlangıç yapabilirsiniz. Kendinizi bu dünyaya çile çekmeye ve mutsuz olmaya gelmiş bir zavallı insancık olarak değil; seven, sevilen ve mutlu olmaya layık bir canlı olduğunuz için görderilmiş bir pozitif enerji olarak düşünün.

    9,09
  • Kayıp Sembol

    Dan Brown; Da Vinci Şifresi, Melekler ve Şeytanlar’dan sonra Kayıp Sembol’de insanlığın yüzyıllardır beklediği bir gerçeğin peşinde… Harvard Simgebilim Profesörü Robert Langdon, Kongre Binası’nda konferans vermesi için yakın bir arkadaşından davet alır. Ancak, Washington’a varır varmaz oldukça garip bir durumla karşı karşıya kalan profesör, kendini korkunç bir oyunun ortasında bulur. Kongre Binası’na bırakılmış olan bir sembolün -yakın arkadaşı Peter Solomon’ın kesik eli- varlığını haber veren bir telefon, Langdon’ı hiç de yabancısı olmadığı bir dünyaya davet etmektedir. Antikçağlarda kullanılan bu sembolik çağrı, daveti alan kişiyi ezoterik bilgeliğin hüküm sürdüğü, çok eskilerde kalmış kayıp bir dünyaya sürükleyecektir. Sonu belli olmayan bu mistik daveti arkadaşını kurtarmak için kabul eden Langdon, bir anda masonik sırların, saklı kalmış tarihin ve o güne dek görmediği yerlerin gizli dünyasında inanılmaz bir gerçekle yüzleşmek zorunda kalır. Artık cevaplanması gereken sorular vardır: İnsanlığın Altın Çağı, açılmaması gereken bir kapının aralığından sırlarıyla birlikte yok mu olacak, yoksa hikmetin ışığında tüm soruların cevapları mı bulunacaktır?…
    11,39
  • Dijital Kale

    Ulusal Güvenlik Teşkilatı dünyanın kaderini değiştirecek ve dijital ortamdaki tüm şifreli metinleri bilecek özel bir bilgisayar üretir. Ne var ki, günün birinde bu özel bilgisayar karşılaştığı esrarengiz bir şifreyi çözemez. Ve kriptoloji uzmanı, zeki ve güzel Susan Fletcher göreve çağrılır. Genç kadın korkunç bir gerçekle yüzleşir. Silahlarla ya da bombalarla değil, Amerika Birleşik Devletleri’nin en güçlü haber alma örgütü olan Ulusal Güvenlik Teşkilatı çözülemez bir şifreyle rehin alınmıştır.
    Sırlar ve yalanlar fırtınasına yakalanan Fletcher inandığı teşkilatı kurtarma savaşı verir. Dörtbir yandan ihanete uğrayan güzel kadın yalnızca ülkesini değil, kendi canını ve sevdiği erkeği de kurtarmaya çalışır…

    12,54
  • Da Vinci Şifresi

    “Dan Brown, ülkedeki birkaç usta yazardan biri. Da Vinci Şifresi üstün bir zeka tarafından kurgulanmış harika bir gerilim romanı.”

    “Entrika ve tehlikenin iç içe geçtiği okuduğum en iyi gerilim romanı. Kelime oyunları, gizemler ve bulmacalarla örülmüş akıllara durgunluk veren bir öykü.”

    “Dan Brown’ı yeni keşfettim. Da Vinci Şifresi düşündürücü olduğu kadar aynı zamanda büyüleyici. Tarih meraklıları, komplo çılgınları, bulmaca meraklıları ve gerilim öyküsü severlerin bir solukta okuyacakları olağanüstü bir roman. Ben bu kitaba bayıldım.”

    12,54
  • Başlangıç

    Genç adam, aniden üç büyük dinin temsilcilerine döndü. “Şaşırtıcı bulacağınızı tahmin ettiğim bilimsel bir buluşum sebebiyle bugün buradayım. İnsanlık deneyimimizin en temel iki sorusuna cevap bulma ümidi ile yıllardır peşinden koşuyordum. Bu bilginin tüm inananları derinden etkileyeceğine inanıyorum. Nasıl desem, ‘yıkıcı’ diye tanımlanabilecek bir değişikliğe sebep olabilir. Birazdan görecekleriniz, dünyayla paylaşmayı umduğum sunumun kaba bir kesiti. Fakat bunu yapmadan önce dünyanın en etkili din adamlarına danışmak, en çok etkilenecek kişilerce nasıl algılanacağını öğrenmek istedim.”

    12,54
Open chat
Wie können wir Ihnen behilflich sein?