Merhaba Yeni Dünyanın Cesur İnsanı! Bu kitap senin için yazıldı. Burada tüm deneyimim, bilgim ve samimiyetimle, sana insan olarak hep unuttuğumuz ama her zamankinden daha çok hatırlamamız gereken temel konulardan bahsedeceğim. Artık yeni bir dünya, yeni dertler ve yeni imkânlar var. Bu yeni dünyada nasıl var olacağımızı yine bizler belirleyeceğiz. Yepyeni dertlerin çözümleri, yepyeni ve cesur bakış açıları istiyor. Bunun için ezberleri ve alışkanlıkları bir kenara bırakıp, her şeyi yeniden sorgulayıp, yeni farkındalıklar geliştirecek cesur insanlar gerek. İşte sen, Yeni Dünyanın Cesur İnsanı; kendini ve bizi “bu dertlerden” nasıl kurtaracaksın, bunun peşindeyim. Bu kitap, hayatında yeni ve kritik kararlar vereceğin zamanlarda sana destek olmak, unutmuş olabileceklerini hatırlatmak amacıyla kaleme alındı. Umarım katkısı olur…
Bugüne kadar geleceği bazıları biyoloji üzerinden okudu, bazıları ise teknoloji üzerinden… Bu kitap size bir sentez vadediyor.
Dünyaya aslında ne yapmak için gelmiş olabiliriz?
Yapay zekâ, bireysel olarak bizim için ne ifade ediyor?
Dijital gelecek bizi etkileyecek! Ama nasıl?
Dijitalleşme yüzünden işimizi kaybedecek miyiz?
Dijital geleceğin insana daha yaraşır olması için neler yapabiliriz?
Bu kitapta bir sinir bilimci ve bir mühendis geleceğe dair ipuçları veriyor. Öngörülen gelecek senaryoları masaya yatırılıp geleceğe dair hayal gücümüz kışkırtılıyor. Ve en önemli soruya cevap aranıyor:
Dijital gelecekte hâlâ insan kalmayı nasıl başarabiliriz?
Gelecek muhtemelen çok farklı olacak! Ama nasıl gerçekleşirse gerçekleşsin, olasılıklara kafa yoranlar o geleceğe daha hazır olacak.
Hepimiz “daha doğru yaşamaya” çalışıyoruz. Sürekli öğrenme peşindeyiz ama gittikçe genişleyen bilgi havuzundan çoğu zaman doğruları seçemiyoruz. Uzmanlar da sıklıkla görüş ayrılığına düşüyorlar. Konu “insan” iken, bilim de bu kadar açık ve net bir araçken bu kadar anlaşmazlık nereden geliyor?
Elinizdeki kitap, bir üçlemenin ilk kitabıdır. İnsanın Fabrika Ayarları serisi bir bütün olarak insanlığın gereklerini İFA edebilmek için, bilimsel gerçeklere farklı bir çerçeve öneriyor. İnsanın Fabrika Ayarları, kendinizi başka bir bakış açısından bir kez daha anlamaya davet ediyor.
• İnsan neden bu kadar çıplak ve aciz?
• Bedensel ihtiyaçları karşılanan insan neden mutlu olamıyor?
• Yüz yıl önceki insanların bilmediği bunca yeni “ölüm nedeni” nereden çıktı?
• Neden hareketsiz kalınca hastalanıyoruz?
• Fazla yemek bize neden iyi gelmiyor?
• Yalnız kalınca neden erken ölüyoruz?
• Bedenin stres tepkileri, tüm hayvanların hayatta kalmasına yardımcı olurken, bizi neden bu kadar yoruyor hatta hasta edip öldürebiliyor?
• Sınırlarını aşamayan, zihnini ve bedenini zorlamayan insanlar neden bunalıma giriyor?
• Yaratılışımıza uygun bir yaşam kurmak ve bunu sürekli hale getirmek bu kadar zor mu?
Bu kitap, bu ve benzeri sorularının cevaplarını vermekten ziyade kendiniz için en doğru cevapları bizzat sizin bulabilmeniz için yazıldı. Bundan sonrası ise size kalıyor.
Kendinize iyi bakın, göreceksiniz…
devamını oku
Hepimiz “daha doğru yaşamaya” çalışıyoruz. Sürekli öğrenme peşindeyiz ama gittikçe genişleyen bilgi havuzundan çoğu zaman doğruları seçemiyoruz. Uzmanlar da sıklıkla görüş ayrılığına düşüyorlar. Konu “insan” iken, bilim de bu kadar açık ve net bir araçken bu kadar anlaşmazlık nereden geliyor?
Elinizdeki kitap, bir üçlemenin ikinci kitabıdır. İnsanın Fabrika Ayarları serisi bir bütün olarak insanlığın gereklerini İFA edebilmek için, bilimsel gerçeklere farklı bir çerçeve öneriyor. İnsanın Fabrika Ayarları, kendinizi başka bir bakış açısından bir kez daha anlamaya davet ediyor.
• İnsan neden bu kadar çıplak ve aciz?
• Bedensel ihtiyaçları karşılanan insan neden mutlu olamıyor?
• Yüz yıl önceki insanların bilmediği bunca yeni “ölüm nedeni” nereden çıktı?
• Neden hareketsiz kalınca hastalanıyoruz?
• Fazla yemek bize neden iyi gelmiyor?
• Yalnız kalınca neden erken ölüyoruz?
• Bedenin stres tepkileri, tüm hayvanların hayatta kalmasına yardımcı olurken, bizi neden bu kadar yoruyor hatta hasta edip öldürebiliyor?
• Sınırlarını aşamayan, zihnini ve bedenini zorlamayan insanlar neden bunalıma giriyor?
• Yaratılışımıza uygun bir yaşam kurmak ve bunu sürekli hale getirmek bu kadar zor mu?
Bu kitap, bu ve benzeri soruların cevaplarını vermekten ziyade kendiniz için en doğru cevapları bizzat sizin bulabilmeniz için yazıldı. Bundan sonrası ise size kalıyor.
Kendinize iyi bakın, göreceksiniz…
devamını oku
Daha önce sizi Fraktal Düşünceler’imin dehlizlerine davet etmiş, ardından Kimsenin Bilemeyeceği Şeyler’in var olduğuna ikna etmeye gayret etmiştim. Sonra da Değişen Be(y)nim ile beyinlerimizi anlatmaya çalıştım size; her birimizin değişmeye nasıl mecbur ve mahkûm olduğunun altını çizmek için… Şimdi, yıllardır kendime hatırlatmaya muvaffak oldukça beni yanlışlardan döndüren, hayatımın çözünürlüğünü arttıran ama ne hikmetse sıklıkla unuttuğum, unuttuğumuz, unutulan şeylere dair notlarımla karşınızdayım. Hatırlamaya en fazla ihtiyaç duyduğumuz zamanlarda daha fazla unuturuz bazı şeyleri, bazı önemli şeyleri…
Unutulacak Şeyler, her şeyin gördüğümüz gibi olmadığını sezgisel olarak hisseden, görünenin ve gösterilenin arkasını merak eden tecessüs sahipleriyle bir hasbıhaldir. Sadece ve sadece de, öncelikle kendime, bir hatırlatmadır…
Hayal kurun!
Çünkü geleceği hayal etmeyen, onu inşa edemez!
Sizi hayallerin özgür olduğu, sınırların ve kalıpların olmadığı, geleceğe uzanan bir dünyaya davet ediyoruz.
Çok uzakta değil, tam da bu sayfalarda…
2013’ten beri, bizi insan yapan en önemli parçamız olan beynimizi, yediden yetmişe tüm meraklılara en anlaşılır ve eğlenceli şekilde anlatan ve anlatmaya da devam eden [n]Beyin, ortak geleceğimize dair hayal kuran tüm zihinleri “Zihin ve Beyin” ana temasıyla 1. [n]Beyin Bilimkurgu Öykü Yarışması’na davet etti. Türkiye’nin ve dünyanın çeşitli yerlerinden gelen tam 147 öykü arasından hayli zor bir süreçle seçebildiğimiz en iyi 21 öykü, bu kitapta sizleri bekliyor.
Hayalleri küçümsemeyin.
Biz hayal kurdukça yarın çok daha güzel olacak…
Bir çırpıda, hatta ışık hızında okudum ve güneşin yanına gitmiş kadar aydınlandım! Biz liderlerin kurumsal dijitalleşme, teknoloji, yeni yöntemler, hızla değişebilmek sularında da yüzmeye çalışırken esas girmemiz gereken okyanusun “insan” tabiatında olduğunu hatırladım.
Kurumsal hayat, ruhsallık, psikoloji, kadim kültürümüz ve bu gibi unsurların hepsinin en son bilimsel gelişmeler ışığında aynı potada eritildiği harika bir lezzet, müthiş faydalı bir kitap…
Özlem Denizmen
Doğuş Otomotiv Yönetim Kurulu Üyesi, girişimci iş kadını, sivil toplum lideri.
Cebinde Mucize Yarat kitabının yazarı.
Hayatımızda aktif zamanımızın çoğunu çalışarak geçiriyoruz. Yaratılışımızın belki de tek gayesi önce kendimizle tanışıp değerlerimiz için yaşamakken, yani “insan” olabilmeye çalışmakken, materyal önceliklerimizle hayatımızın çoğunu işimizde harcıyoruz maalesef. Farkında olmadan en zor yolu deniyoruz sürekli. Bu kitap; öncelediğimiz şey değerlerimiz ve insan olabilmek olduğunda her şeyin ne kadar kolaylaşacağını anlatan, çok farklı bir kitap. Kütüphanemde en ulaşılabilir yerde duracak ve her takıldığımda danışmanım olacak.
Erden Timur
NEF İcra Kurulu Başkanı, avukat ve iş insanı.
En iyi liderlerin hem aklı hem kalbi harekete geçirenler olduğu artık kabul edilmekte. Bilimsel veriler bu çalışma şeklinin verimliliği ve katma değeri arttırdığını, kaliteli iş gücünü elde tutma oranını yükselttiğini ve daha da önemlisi mutlu çalışanlar yarattığını göstermekte. Pir ve Canan, bu güçlü ve zihin açan kitapta insan odaklı liderliğin gücünü etkileyici bir biçimde ortaya koyuyor. Ziyadesiyle tavsiye ederim.
James R. Doty, M.D.
Kurucu ve Direktör, Şefkat ve Hayırseverlik Araştırma ve Eğitim Merkezi, Stanford Üniversitesi.
Nöroşirurji Profesörü, Stanford Üniversitesi Tıp Fakültesi.
New York Times – Çok satanlar listesinden Sihir Dükkânı: Bir Beyin Cerrahının Beynin Gizemlerini ve Kalbin Sırlarını Keşfetme Arayışı adlı kitabın yazarı.
Bireyler, organizasyonlar ve topluluklar açısından çalışmanın büyük öneme sahip olması geleceğin çalışma anlayışının insan odaklı olmasını gerektiriyor. Bu kitap insan odaklı liderliğin önemini ortaya koyan ve organizasyonların bu çok ihtiyaç duyulan değere kucak açacak bir vizyon çizmesini sağlayan paha biçilemez bir kaynak.
John W. Budd
Profesör, Endüstri İlişkileri LandGrant Vakfı Başkanı, Minnesota Üniversitesi.
Çalışma Düşüncesi (The Thought of Work) kitabının yazarı.
devamını oku
İnsanı anlama çabasında, içinde bulunduğumuz yüzyılın iki büyük katkısı olduğunu düşünüyorum: Biri nörobilimden, diğeri disiplinlerarası çalışmalardan öğrendiklerimiz! Elinizdeki çalışma da bu alandaki gelişimin son ürünlerinden biri olma niteliğinde.
Kendini keşfetme, duygu-dikkat yönetimini sağlama ve farkındalığı artırma stratejilerinin egzersizler yoluyla çocukların diline uygun şekilde aktarıldığı bu kitap çocuk gelişiminde çok özel bir kaynak olarak ortaya çıkıyor. Aynı zamanda bu çalışma, anne babalara ve çocukla çalışan profesyonellere de ışık tutacak nitelikte. Ama her şeyden önemlisi oyunun ve eğlenmenin gücüyle çocuklara ulaşmak, onları kendi duygusal güçlenme yollarını keşfetme konusunda desteklemek için önemli, yeni ve farklı bir araç…
devamını oku
Bu kitap bizzat sizinle, bizimle ilgili…
Anne karnından yaşamımızın sonuna kadar tüm yaşamımızı yönetmek gibi çetin bir işle mükellef o muhteşem et parçasının, yani beyninizin başrolü oynadığı bir macerayı yaşıyoruz hep birlikte.
Bu maceranın adı ise “hayat”…
Bir sinirbilimci olarak, beyin hakkında herkesin bilmesi gerektiğini düşündüğüm işe yarar bilgileri, kendi hayatıma geri dönüp baktığımda gördüklerimle birlikte, meraklısıyla paylaşmak en büyük keyfim. Yüzlerce kez anlatmama rağmen, öğrenmeye ve anlatmaya doyamadığım bu muhteşem meseleyi, bu kez de sayfaların ve kelimelerin izin verdiği ölçüde burada sizlerle paylaşmak niyetindeyim.
[n]Beyin’in bu ilk beyin kitabında inanıyorum ki bizzat kendinizi okuyacak ve bilimsel bilgiden yaşama sevincine açılan nice kapıları keşfetmenin keyfini hissedeceksiniz.
Fakat unutmayın; hiçbir insanoğlu, beyniniz kadar muhteşem bir kitap yazamayacak. Bu sayfalarla birlikte aslında bizzat onu okumaya, onu anlamaya çalışıyoruz…
Türkiye’nin en popüler, en eğlenceli bilim insanlarından biri olan Sinan Canan; gündelik hayatın fazlasıyla içinden olan Değişen Be(y)nim’le, beyine dair aklınıza gelebilecek birçok soruyu sinirbilimlerinin ışığında kolay okunup anlaşılacak bir şekilde ele alıyor ve beyni daha verimli kullanmanın yollarını gösterirken insan hayatına dair tecrübeyle sabit temel düsturlarını da okurlarıyla paylaşıyor.
devamını oku
Rönesans’taki gibi bir Leonardo bekleyemeyiz artık. Çünkü bilgi havzası büyüdükçe hâkim olmak için onu böldük, dallara ayırdık. Mecburduk. Ama bu kez de körün fili tarifi düzeyinde bakar olduk “hakikat”e. Şimdi disiplinler arası, hatta disiplinler üstü bir kavrayışa ihtiyacımız var. Sinan Canan’ı bu yüzden çok önemsiyorum: Kadim olanla modern olanı, Doğu’yla Batı’yı, farklı disiplinleri harmanlayıp kavradığı için; “hakikat”i “gerçek”in üstüne koyduğu için.
Cem Mumcu
Popüler bilimsel bir kitap, nadiren bu kadar güzel, edebî ve masalsı bir dille yazılır. Kimsenin Bilemeyeceği Şeyler, bu kadar yumuşak bir dille yazılıp hem okuyanın kendisini dönüştürmesine hem beynin çalışma biçimini anlamasına hem de evrendeki ahengi öğrenmesine katkıda bulunan nadir kitaplardan… Sanırım birden fazla okumak zorunda kalacaksınız. Kitap bittiğinde artık eski ben’inizi geçmişte bırakıp hınzır bir gülümsemeyle önceki inançlarınızı anımsayacaksınız. Çünkü değiştiğinizi anlayacaksınız. Sahip olduğunuz inançlar konusunda değişime cesaretiniz varsa okumaya başlayın. Okuduktan sonra aynı kişi olmayacağınızı garanti ederim.
Dr. Sultan Tarlacı
Harika bir kitap okumak istiyorsanız… İşte, okumaktasınız zaten!
Murat Menteş
Sinan Canan, fazlasıyla espritüel bir bilim insanı.
[n]Beyin adlı bilimsel “stand-up” gösterilerinin yıldızı.
Zor sorulara hem komik hem de isabetli cevaplar veriyor:
Kaos teorisi nedir?
Tam olarak kaç tane tabiat kanunu var?
Evrim hakkında neden yanılıyoruz?
Bilinç dışı eylemlerim, bilinçli eylemlerimden katbekat fazlaysa acaba ben, kendim miyim?
Lost’ta veya Matrix’te yaşıyor olabilir miyiz?
Birbirimizi neden tam olarak anlayamıyoruz?
Aşk bize neler yapıyor?
Cinsellik neden sürekli satıyor ve satacak?
“İnsan beyni; 1,4 kg ağırlığında, su, yağ, protein, şeker ve tuzdan oluşan bir jöledir.” diyen yazar, bu jöleye korkusuzca balıklama dalıyor!
Velhasıl…
Kimsenin Bilemeyeceği Şeyler, bilmek isteyeceğiniz şeylerle dolu bir kitap.
devamını oku