XIV. yüzyıl İslâm âlemi ile birlikte Türk dünyasını canlı levhalar halinde aksettiren önemli kaynaklardan biri de İbn Battuta’nın Tuhfetu’n-Nuzzâr fî Garâibi’l-emsâr ve Acâibi’l-esfâr adlı seyahatnamesidir. 1325 yılında, 22 yaşında iken hac maksadıyla memleketinden ayrılan, Avrupa hariç neredeyse eski dünyanın tamamını gezen İbn Battuta, Marko Polo ile birlikte Ortaçağ’ın en büyük iki seyyahından biridir. Seyahatname; yeme, içme, giyim, aletler ve âdetlerle ilgili etnoloji ve folklor malzemesinden başka, İslâm âleminin iktisadi hayatını ve sanatını inceleyenler için bir hazine değerindedir. Eser o zamanki İslâm dünyasının etnik vaziyeti hakkında da bilgi vermektedir. Devrin büyük şeyhleri, velileri yanında Sünnîlik, Şiîlik ve şubeleri hakkında fikir edinmek de mümkündür. Eserde Anadolu’nun o günkü durumu hakkında ayrıntılı bilgi vardır ve beyliklerin iç ihtilâfları, Umur Bey’e karşı düzenlenen Haçlı saldırısı, Germiyanoğulları’na karşı duyulan güvensizlik, Eretna Devleti’nin refah seviyesi, Sinop’un stratejik değeri, Erzurum ve Erzincan’da birbirleriyle çarpışan Türkmen kabileleri, İlhanlılar’ın Anadolu siyaseti, Çobanoğulları vb. hakkında birinci el kaynaklardandır. Bu eser hazırlanırken Şerif Paşa tercümesi esas alınmakla beraber Defrémery tercümesinden de istifade edilmiştir. Eserin mukaddime kısmı hariç, diğer bölümleri mümkün olduğu kadar sade bir dille verilmeye çalışılmıştır. Bu baskıda araştırmacıların istifadesi için eser sonuna bir “Dizin” ilave edilmiştir. Oldukça akıcı bir dile sahip olan Seyahatnamenin okurların beğenisini kazanacağını umuyoruz.