Faydasız Randevu’nun Türkiye’ye çorbada tuz misali bir faydası dokunması benim için hayatî bir önem taşımasaydı ne bu kitabı, ne de herhangi başka bir şeyi yazardım. Uyduruk ifade ve ibareler içinde boğulmuş insancıkların “çağına tanıklık etmek” faaliyetine yüksek bir değer atfettiğine “tanık oldum”. Onların her birini birer insancık görmem hepsinin işin doğrusuna yanaşmaktan imtina etmesi, doğrudan ölümden korkar gibi korkmalarıdır. İşin doğrusu Allah’ın birliğine şehadetle onun yolunda şahadetin birbirinden ayrılmayacağıdır. Ben solcu görünerek Türkiye’nin sosyalist bir idareye kavuşmasına engel olanları gördüm. Hiçbir şekilde onların arasında değildim. Onlardan biri değildim. Müslüman görünerek Türkiye’nin İslâmî bir idareye kavuşmasını engellemiş olan ve halen Türkiye Cumhuriyeti’nin haritadan silinmesi yolunda yelken-kürek telaş içinde olanlar ise beni aralarına almadı. İstemiş olsam dahi onlardan hiçbiriyle tesanüte varan anlaşma mahalli paylaşamadım. Ömrümün sona ermesine çok zaman kalmadı. Çocukluğumdan beri her vesileyle koşa koşa ve büyük bir hevesle kavil mahalline varıyorum. Şimdiye kadar orada kimseyle karşılaşamadım. Randevu gerçek; ama faydasız.
İknanın Psikolojisi, yaşamın her alanında ikna olma ve ikna etme sürecinin içyüzünü anlatan bir başvuru kitabı. Prof. Robert B. Cialdini’nin, laboratuvar deneyleri ve yaşam deneyimlerinden yola çıkarak yazdığı kitap, tüm dünyada 250 bin okura ulaştı. Cialdini, iş hayatında, ticarette, pazarlamada, günlük yaşamda ve aşkta ikna beceresine sahip olabilme yollarını anlaşılır bir dille anlatıyor. … İknanın Psikolojisi’ni almaya hâlâ ikna olmamış olabilirsiniz. Sizi satın almaya ikna edecek her şey bu kitabın içinde çünkü.
Kitapta; itikat, ibadet, helaller ve haramlar, yapılması günah olan şeyler, ahlâk ve Peygamberimiz Hz. Muhammed ile ilgili bölümler yer almaktadır. Kitabın bölümlerinde, Müslümanların gündelik hayatında karşılaşabileceği dini sorulara cevaplar yer almaktadır.
Anlamlı ve Coşkulu Bir Yaşam İçin Savaşçı kitabında böyle bir savaştan söz ediyoruz. Söz ediyorum değil, söz ediyoz; çünkü kitabı Arif Bey’le beraber oluşturduk. Arif Bey kimdir? Arif Bey, bu kitapta benimle konuşan bir sınıf öğretmeni. O beni bulmadı, aslında ben onu buldum. Uzun zamandır öğretmenlere ulaşmak, onlarla bir diyalog başlatmak gereksinmesi duyuyordum. Arif Bey’i böyle bir arayışın sonucunda buldum. Arif Bey’in yüreğinde sıkıntı var. Çabalıyor. Anlamak istiyor, yapmak istiyor. Destek bulamıyor. Ve yalnız!… (Doğan Cüceloğlu)
Cihad, vahyi hayata hâkim kılmak; Müslüman’ın hayatı vahiyle anlamlandırma çabası; yeryüzünde fitneden eser kalmayıncaya kadar elle, dille çalışmak ve kötülüklere müdâhil olmak; velayetin mü’minlere tevdî edildiği Medine’yi oluşturup insanların din, akıl, mal, can ve namus emniyetini sağlama ameliyesi; bu ameliyenin gerçekleşmesi için mü’minlerin safında bulunarak onların gücüne güç katmak ve meşru vasıtaları kullanmaktır
Dışarıdan insanlar sana hayran Sen kendi içinde kendine düşman Seni istediğin gibi değil, başkalarının Beklediği gibi yaşamak çok yorar. Kendisiyle savaş halinde olan insan etrafında Kimseyle barışık olamıyor. Kendisiyle barışık olan insan etrafında Savaşacak kimse bulamıyor. Başkalarını mutlu etmeye çalışırken İçindeki kendini ihmal etme olur mu?